23 Ekim 2015 Cuma

Akp’nin 13 Yıllık Eğitim Politikası



2015 genel seçimlerinden sonra, AKP’nin olası bir koalisyon hükümetine ortak olacağı dillendirilen şu günlerde son 13 yıllık eğitim politikasının analiz edilmesinde yarar umulmaktadır.

AKP hükümetinin iktidara geldiği günden itibaren izlediği politika neoliberal bir devlet, toplum ve eğitim sistemi olmuştur. Bugün gelinen noktada bugün artık, zira parasız okul okumak imkânsız. Kamudaki eğitim niteliksizleşmiştir. Ders kitapları ilköğretimde bedava ama ders kitapları piyasası her geçen gün büyümüş ve devlet ders kitaplarını kendi matbaalarında bastıracağına özel sektöre havale ederek kamuda özele ciddi kaynak vb. aktarımında bulunmuştur.

AKP döneminde neredeyse her birkaç ay içinde yeni bir vakıf üniversitesi açılmıştır. Vakıf üniversitelerine yapılacak devlet yardımlarındaki sınır kaldırılmıştır. Vakıf üniversiteleri üniversite sınavlarında yeterince yüksek puan almış olan yoksul çocuklar sistemin dışına atılmıştır.

AKP, ders kitaplarında ABD’ye karşı olmayan dincilik- ılımlı İslam anlayışı ile girişimcilik gibi öğelerin öne çıkarırken toplumsallık ve yurtseverlik ögelerini ikinci planda tutmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi emperyalizm karşıtlığıdır. Oysa bazı ders kitaplarında emperyalizme karşı olmak kötü bir şeymiş gibi anlaşılmıştır.

Küreselleşme süreci; kendi sistemine uygun bireyler istiyordu. Bu nedenle, eğitim fakülteleri 1990’lı yıllardan itibaren yapılan dersler bu kavramlar üzerine yapılandı. Genç öğretmenler bu kavramlarla düşünmeye başlamıştı ve artık 2004 yılına geldiğinde sıra bu kavramları kamuoyuna mal etmeye gelmişti. Çünkü yeni programları başka türlü anlatmaları mümkün görünmüyordu. Öğretmenlere yönelik hizmet içi eğitimler ve pilot okul çalışmaları hep bu kavramları yerleştirmek üzerine kuruldu.

Yine AKP döneminde artık Milli Eğitimdeki yöneticilik konumlarına, öncelik sırasına göre; ilahiyat alanında lisansüstü eğitim almış din bilgisi öğretmeni/ alt özelliği olmayan din bilgisi öğretmeni olarak sıralanmıştır. Daha sonra, imam hatip kökenli diğer branş öğretmenleri gelmiştir. Yine, aynı dönemde, yeni yapısıyla TÜBİTAK’ın evrim kuramı gibi bilimsel görüşün temeli olan bu anlayışa tepkili hale gelmesi, bu kurum çalışanlarının, mesleklerine ve bilime sahip çıkmak yerine siyasal güce bağımlı olmayı yeğledikleri görülmüştür.

Diğer taraftan, Ülkenin eğitim sistemini temelden yok edecek 4+4+4 adlı eğitim uygulaması AKP döneminde atılmıştır. Kısa sürede iflas ettiği anlaşılan 4+4+4 uygulaması şu sonuçlara sahip olduğu anlaşılmıştır: Çocuk gelinlerin artması; çocuk işçiliğinin artması; kalabalık sınıfların oluşması; alt yapı ve fiziki donanım sorunları; öğretimin zayıflaması ve eğitimde fırsat ve imkan eşitliğinin daha da zayıflamasıdır.

Yine, demokratik seçimi manipüle ederek okul müdürlerinin atanması da bu dönemde gerçekleşmiştir. Yine;  karma eğitimi tartışılır duruma getirerek çağdışı uygulamalara imza atmak bu dönemin özelliklerinden biridir.

Sonuç olarak; AKP yönetimi uyguladığı politikalarıyla eğitim sisteminin genleriyle oynamasını bilmiştir. Bu sonuç da insan yetiştirme düzenimizde onarılmayacak yaralar açmıştır.
Hasan GÜNEŞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder