TEOG, iyi olarak
sayılan okulların az ve o okullarda olmak isteyenlerin çok sayıda olduğu
durumlara çözüm olarak getirilmiş bir uygulama olduğu görülmektedir
25 ve 26
Kasım 2015’de yapılacak TEOG, binlerce genç ve aile için stres ve kaygı
kaynağı olduğundan incelenmesi gerekmektedir.
Ülkemizde,
yetkililer herkesin TEOG ve benzeri sınavlara girme hakkının olduğunu söyler.
Ancak, her öğrencinin eşit koşullarda yarıştığını söylemek mümkün değildir.
Başka bir ifadeyle, TEOG’a başvuranlar performansını dilediğince
sergileyebilir. Devlet, düzenlediği sınavı eğitsel eşitliğin, eğitimde
olanak eşitliğinin bir göstergesi olarak kitlelere benimsetmeye çalışmaktadır.
Ancak, daha sınava
hazırlık süresinin başlangıcında, öğrencilerin eşit olanaklara sahip olduğu
söylenemez. En başta, söylenmesi gereken gençlerin eğitim kalitesi bakımından
eşit olmadıklarıdır. Yine, bu çocukların ebeveynlerinin bilgi, dil, kültür,
sosyo - ekonomik durumlardaki eşitsizlikte TEOG'a girecekler için önemli bir
sorun olarak kabul edilmelidir.
Diğer taraftan, en
başta eşitsiz koşullarda sınava girenler olmak üzere diğer öğrencilerde görülen
duygusal ve sosyal boyutlardaki olumsuzluklar, oldukça düşündürücüdür. Çünkü
genç, TEOG sınavına zorlu hazırlık sürecinde, sosyal ve duygusal gelişim adına
çok şeyler kaybetmektedir.
Çocuk sosyal
ve duygusal gelişim adına çok şeyler kaybettiğinin farkında değildir.
İletişim
becerilerini geliştirememektedir.
Sosyal ilişkileri
kurmada ve sürdürmede yetersizlik gösterebilmektedir.
Bencillikten
kurtulamamaktadır.
Ben merkezlilikten
kurtulamamaktadır.
Ülke sorunlarına
duyarsızlık gösterebilmektedir.
Sorumluluk almada
isteksizlik görülebilmektedir.
Olayları
başkalarını gözünde görmede, değerlendirebilme gücünde zayıflık
görülebilmektedir.
Kişilerarası
ilişkilerde yetkin olamadıkları görülmektedir.
***
Bu liste
çoğaltılabilir.
Yitirdikleri göz
önünde bulundurularak benzeri sınav sistemlerinin yeniden ele alınması
gerekir.
Hasan GÜNEŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder