Cemil Çiçek’in,
federalizmin yolunu açan yeni anayasa için, “Uzlaşılmazsa yasayla düzenleriz”
sözlerine Sabih Kanadoğlu’dan sert tepki geldi:
Nasıl değiştireceksin?
Bu 367’yi bulmakla olur
Çiçek zafer sarhoşu
Eski Meclis Başkanı,
AKP Milletvekili Çiçek’in sözlerinin zafer sarhoşluğuyla söylendiğini belirten
Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Kanadoğlu, “Uygulayacağın önce
anayasandır. Türkiye’nin temel direncini kaldırmak kimsenin yararına olmaz”
dedi.
90. maddeyle olmaz
Kanadoğlu, “Kanunla
Anayasa hükmü kaldırılamaz. 90. madde size bu kapıyı açmaz. Anayasa’ya veya
devletin kuruluş temeline aykırı yasa çıkaramazsınız” diye konuştu.
Senin 317 vekilin var
buyur yap bakalım!
Sabih Kanadoğlu, Cemil
Çiçek’in “Yeni Anayasa için uzlaşma olmazsa kanunla düzenleriz”
açıklamasına tepki gösterip “Anayasa
hükmünü kanunla nasıl kaldıracaksın?” diye sordu.
TBMM eski Başkanı Cemil
Çiçek’in yeni Anayasa tartışmaları konusunda, “Uzlaşma olmazsa kanunla
düzenleriz” çıkışına, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu
sert tepki gösterdi. AKP’nin seçim zaferinin getirdiği sarhoşlukla
açıklamalarda bulunduğunu kaydeden Kanadoğlu, “Ben yaparım katılmak isteyenler
buyursun diyor. Ben bir fiili durum kurdum, bu fiili durumu devam ettireceğim,
eğer bir şey yapmak istiyorsanız gelin benim kurduğum bu duruma anayasal kimlik
kazandıralım, Anayasa’yı buna uyduralım. Öneri bu” dedi.
“Bir
söyle bakalım!”
Kanadoğlu iktidarın
Anayasa’yı belirli bir şekilde buzdolabına aldıklarını anımsatarak, şunları
belirtti: “Şu anda ‘Anayasa benim için uygulanması gereken bir hüküm dizisi
değil, ben bunu devam ettireceğim’ diyorlar. ‘Bunu anayasal zemine oturtmak
için ben harekete geçiyorum sen gelsen de gelmesen de ben bunu uygulayacağım,
istersen senin atılımınla böyle bir durumu yaparım. Böyle bir durumu hep
beraber yapalım’ deme olanağı var mı? Olay bu. Kanunla nasıl yapacaksın? Senin
317 vekilin var, buyur yap bakalım nasıl yapacaksın? Nasıl olacak? ‘Demokrasi’
diyeceksin. En başında hukuk devleti gelir, hukuk devletinde neyin nasıl olacağı,
nasıl olmayacağı açık. Burada sen kanunla Anayasa hükmünü nasıl kaldıracaksın,
bunu bir söylesin bakalım.”
“367’yi bulman lazım”
“Kurulu bir düzen var,
bu düzeni örneğin Avrupa Yerel Yönetimler şartnamesini kabul etmekle o
sözleşmeyi bir tarafa atmış değilsin ki? Uygulayacağın önce anayasandır”
diyen Kanadoğlu, madde 90’a bunun vasıtasıyla ulaşmanın mümkün olmadığını ifade
etti. Kanadoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Uluslararası sözleşmeler en üsttedir
diyorsun ama senin yapmak istediğin şey, bizim Anayasa’ya veya AİHS’nin
devletin kuruluş temeline aykırı, olmaz öyle bir şey. Anayasa’nın 66.
Maddesindeki ibareyi ortadan kaldıramaz. Anayasa’yı değiştirmeden kanunlarla
hiçbir şekilde yapamaz. 367’yi bulduğu zaman referanduma gerek kalmadan Anayasa
değişikliği yürürlüğe girer. Bu değişiklik her şeyden önce devletin kuruluş
ilkelerine, felsefesine uygun mu? 367 sayısını aşar, sonrası ne olacak?”
“Nesi
rahatsız ediyor?”
Kanadoğlu, “İlk
4 maddeyi değiştirmeden yapabilirsiniz. Onu yaparsanız hiçbir şey kalmaz. Öneri,
tavsiye şu olabilir, bir seçim zaferi sarhoşluğu içinde, Türkiye’nin temel
dayanaklarını, direncini ortadan kaldırmaya kalkışmak kimsenin yararına olmaz.
Bu nedenle biraz sabretsinler, salim düşüncelerle tartışma yapılsın. Öyle bir
hale gelmiş ki gerek konumu itibarıyla, gerek temel hak ve özgürlükler
itibarıyla anayasa değişikliğine ihtiyaç var. İlk 3 maddenin nesi rahatsız
ediyor, laik devlet olmak mı, hukuk devleti mi, sosyal devlet mi? Ülkesi ve
milleti ile bölünmez bütünlüğünü mü kaldırmak istiyorsunuz, Ankara’yı mı,
İstanbul yapacaksınız. Siyasi hesaplar da girer içine, yakaladığım bir dönem
diyorlar” şeklinde konuştu.
Yeniçağ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder