Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şubesinde, yaklaşık son bir yıldır
yaşanan “yıkım-çökertme” sürecine karşı; yasal olarak başlattığımız
hukuksal süreç devam ediyor. Davalar sonuçlandıkça da üyeleri bilgilendirmeyi sürdürüyoruz.
Bu bilgilendirmelerden, tertipler düzenleyerek, ADD Isparta şube
yönetimine atanmayı “kazanan!!!!!” ekiptekiler rahatsız olmuşlar! Başlamışlar sağda solda ağlayıp sızlamaya,
yalan dolan yazıp çizmeye. Alışmışlar her şeyi kapalı kapılar ardında “dümen,
tertip, dalavere, yalan iftira” ile yürütmeye. Bizim saklanacak bir
dümenimiz, dolabımız bu güne değin olmadı, bundan sonrada olamaz.. Ehh, AKP’li belediyelerin ”iftar çadırı bülbüllerinden” ATATÜRKÇÜ bu kadar olur.
Sözü uzatmayalım. “Atanmış” ve Mahkeme Kararı ile "YOK HÜKMÜNDE" olan zevatın sırrını açığa çıkaranların başına
gelenleri bir fıkra ile anlatalım.
……..
“İşsizdi, parasızdı, kalacak yeri, yiyecek ekmeği, iki
satır muhabbet edebileceği bir arkadaşı da yoktu. Nerden geldiği bilinmez "Küçükistan
Ceza Kanunu" diye bir kitap geçmişti eline bir gün onu okuyarak
vakit geçiriyordu ki "Ülke başbakanına hakaret etmenin
cezası altı ay" kitabı ve gözlerini kapattı.
"Hem bütün
hırsımı ondan alırım, hem bütün gazeteler, televizyonlar benden söz eder meşhur
olurum, hemde altı ay ekmek elden su gölden yiyecek, yatacak derdim olmadan
çiçek gibi kışı geçiririm." diye düşündü.
Ertesi gün mitinge
gitti, Küçükistan Başbakanı konuşurken milletin arasından fırlayıp bütün
gücüyle bağırmaya başladı.
“- İnbe başbakan, inbe başbakan ! “
“- İnbe başbakan, inbe başbakan ! “
Güvenlik kuvvetleri hemen müdahale edip yaka
paça götürdüler. Ertesi gün mahkemeye çıktı, şahitler dinlendi, savunması
alındı. Hakim kararı açıkladı.
- Sanığın suçu sabit görüldüğünden yirmi sene altı ay hapsine karar verilmiştir.
Birden gözleri karardı ayakta sendeledi, sonra kendini toparladı, ve haykırdı :
- İtiraz ediyorum hakim bey, Küçükistan Ceza Kanunu'nun şu maddesinin şu bendine göre başbakana hakaret sadece altı ay, bir yanlışlık var bu işte !
Hakim acıyan gözlerle adama baktı ;
- Haklısın oğlum, başbakana hakaret altı ay fakat devlet sırrını açığa vurmak yirmi sene.
- Sanığın suçu sabit görüldüğünden yirmi sene altı ay hapsine karar verilmiştir.
Birden gözleri karardı ayakta sendeledi, sonra kendini toparladı, ve haykırdı :
- İtiraz ediyorum hakim bey, Küçükistan Ceza Kanunu'nun şu maddesinin şu bendine göre başbakana hakaret sadece altı ay, bir yanlışlık var bu işte !
Hakim acıyan gözlerle adama baktı ;
- Haklısın oğlum, başbakana hakaret altı ay fakat devlet sırrını açığa vurmak yirmi sene.
……….
Sanırım birilerinin “devlet sırrını açığa vurduk…”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder