22 Ocak 2015 Perşembe

AB MANDACISI, ISPARTA MİLLETVEKİLİ ALİ HAYDAR ÖNER’E AÇIK MEKTUP




ATEŞLİ BİR AB MANDACISI OLAN ISPARTA MİLLETVEKİLİ ALİ HAYDAR ÖNER’E
AÇIK MEKTUP
BAY AB MANDACISI ÖNER;  
10 Aralık 2014 tarihinde ABD’nin Adana 2. Konsolosu James Michael Saxton Ruiz ve beraberindeki heyet, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki gelişmelerle ilgili olarak Güneydoğu Genç İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal’ı ziyaret etti.
 Önerilerinin 26 istatistiki bölgeden Şanlıurfa ve Diyarbakır’ın yer aldığı TRC 2 bölgesi ile Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt’in yer aldığı TRC3 bölgesinde özerklik gibi yerinden yönetim pilot uygulamasına geçilmesi olduğunu dile getiren Akbal, şöyle konuştu:  “Bizler TRC 2 ve TRC 3 bölgelerin yönetim merkezinin Diyarbakır olmasını, ulusal parlamento yanında yerel düzeyde de seçim esasına dayalı, temsile olanak veren meclislerin oluşmasının tartışılmasından yanayız. Bir düzenleme ile Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt illeri Osmanlı’da olduğu gibi Diyarbakır Vilayeti olarak tanımlanabilir, Diyarbakır Vilayetinin yönetim merkezi de Diyarbakır ili olabilir” dedi.
  Kamuoyunda  “ikiz sözleşmeler” olarak bilinen  *“Birleşmiş Milletler Bireysel (Medenî) ve Siyasal Haklar Sözleşmesi ve *Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi”  4 Haziran 2003 günü 4867 ve 4868 sayılı kanunlar ile TBMM’de kabul edildi. Ve yürürlüğe girdi.
İkiz sözleşmelerin başından ilk iki madde “Madde:1– Bütün halklar kendi kaderlerini tayin hakkına sahiptir. Bu hak vasıtasıyla halklar kendi siyasal statülerini serbestçe tayin edebilir ve ekonomik, sosyal ve siyasal gelişmelerini serbestçe sürdürebilirler.
Madde: 2– Bütün halklar uluslararası hukuka ve karşılıklı menfaat ilkesine dayanan uluslararası ekonomik işbirliği yükümlülüklerine zarar vermemek koşuluyla, doğal kaynakları ve zenginlikleri üzerinde kendi yararına serbestçe tasarrufta bulunabilir. Bir halk sahip olduğu maddi kaynaklardan hiç bir koşulda yoksun bırakılamaz.” Yeter mi?  Yetmez.
27 Haziran 1995 tarihli FBIS bülteninde, “ABD’nin eski Moritanya Büyükelçisi” unvanını kullanan David Adolph Korn’un Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeler yayınlanmıştı. O görüşmede, terör örgütünün başı Öcalan, “Biz Amerika’da olduğu gibi federal bir devlet, İspanya ve Almanya’da olduğu kadar da demokrasi istiyoruz. Eğer Türkiye kimlik, kültür, dil ve ekonomiye dayalı haklarımızı verirse, şiddeti bir günde durdururuz. İsteğimiz, soykırıma son verilmesi ve bunun için ABD’nin aracılık yapmasıdır. Biz ABD kuruluşları ve vatandaşlarına yönelik hiçbir eylem yapmadık” demişti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Washington Post yazarı Jackson Diehl’e açıkladı(10 Ara 2010) “İngiltere eski sömürgeleriyle bir milletler topluluğu halinde, neden Türkiye eski Osmanlı topraklarında, Balkanlarda, Orta Doğu ve Orta Asya’da yeniden liderlik kurmasın?” Osmanlı’dan kalan mirasımız var. Yeni Osmanlı diyorlar. Evet, Yeni Osmanlıyız. Bölgemizdeki ülkelerle ilgilenmek zorundayız” dedi.
AB Türkiye Temsilcisi Karen Fogg, Adriaan van der Meer'e çektiği 3 Aralık 2001 günlü mesajında şöyle diyor: “Türk tarihinin hakkından gelmek gerekiyor” . "Hakkından gelinecek tarih", AB şeflerinin sık sık belirttikleri üzere, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Devrimi'dir. Ancak, Fogg'un yazdığına göre, “ABD ve AB bunu nasıl yapacaklarını bilmiyorlar”.
BAY AB MANDACISI ÖNER;  ABD ve AB bunu nasıl yapacaklarını sizin gibi devşirilmiş, ateşli AB mandacılarından öğrendiler. Siz ve sizin gibi Kemalist Cumhuriyetin üst katlarına sızmayı başarmış ateşli AB mandacılarının yol göstericiliğinde, ülkemiz bu gün kelimenin tam anlamıyla bölünmenin eşiğinde ve emperyalist haydutların işgali altında.
Bu yargı, benim kişisel kanım değil, sizin valiliğiniz döneminde yaptığınız iş ve işlemlerin bir sonucudur. Hatırlayın; 10 Ağustos 2009 günü Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı(BAKA) ilk toplantısını Isparta’da Vali Ali Haydar Öner’in yani sizin başkanlığınızda yaptı.

ADD Isparta Şubesi Yönetim Kurulu, başkan Mahmut Özyürek imzası ile 09.08. 2009 günü Konu ile ilgili bir basın açıklaması yayınladı. ADD Isparta Şubesinin “Basın Açıklamasında” özetle;

Türkiye’de “Bölgesel Kalkınma Ajansı” kurulması, Türkiye’ye yönelik AB ve ABD kaynaklı federasyon baskılarına büyük bir hız kazandıracağı, küreselleşmenin istediği pazarın yaratılacağı tartışmasızdır. “….Bölgesel Kalkınma Ajansları yakın bir gelecekte, Türk vatandaşlarının kendilerini ulus devlet kimliğinden çok yaşadıkları kent ve bölgelerdeki kimliklerle bağdaştırarak tanımlamalarını sağlayacaktır. Bu bölgeselleşme sayesinde Birlik, yerel birimlerle doğrudan bağlar kurarak yavaş yavaş Avrupalılık bilinci oluşturacak, böylece ulusal kimlikler yok edilecektir” , “…..Özellikle Güneydoğu Anadolu’da “Bölgesel Kalkınma Ajanslarının kuruluş ve uygulamaya girmesi;   bölücü istem ve niyetleri zirveye çıkmış olan örgütçü-şehir teröristi sözde yerel yöneticiler, Kalkınma Ajanslarını üniter devlete karşı ayaklanmak için bir araç olarak kullanacaklardır.”,  “….Türkiye AKP hükümeti tarafından bir felakete doğru sürükleniyor. Türkiye kendisine karşı hazırlanan bir komplo ile karşı karşıyadır. Türkiye Cumhuriyeti devleti “Kalkınma Ajansları” aracılığı ile tasfiye edilmeye sürükleniyor. 09. Ağustos 2009”

Peki, BAY AB MANDACISI ÖNER;   Özetini verdiğimiz bu açıklamada, Vali olarak sizin adınıza, unvanınıza, makamınıza yönelik bir eleştiri var mı?  Yok!

Eleştirilen KİM?  AKP hükümeti!

Peki, Siz bu açıklamaya nasıl bir yanıt verdiniz. Ben hatırlatayım.. “Bu söylemleri tutarlı bir söylem olarak değerlendirmiyorum. Marjinal bir söylemdir, önyargılı bir söylemdir, Atatürkçü Düşünce ile bağdaşmayan bir söylemdir, kimse Atatürk adına rasgele konuşmamalıdır. Özellikle Atatürk’e saygısı olanlar, Atatürk’le ilgili söylemlerinde çok dikkatli olmalılar.”, “Atatürkçülük bir şahsa münhasır bir olay değildir. Kaldı ki, ben 2000 yılında Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi tarafından ‘Yılın Atatürkçü Devlet Adamı’ ödülünü almış bir kişiyim” Yani Bay Öner siz Atatürkçülük adına AKP’nin avukatlığını yaptınız!

Neyin Karşılığı? Yanıtı biz verelim. Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı(BAKA)’nın başkanlığını yaptığınız dönemde 4.500TL-8.000TL arası ücret karşılığında.. Sizin Atatürkçülüğünüzün ederi bu değil mi?  Siz değilmisiniz TBMM Milli Eğitim Komisyonunda “ATATÜRKSÜZ ANDIMIZ DAHA İYİYDİ” diyen?

BAY AB MANDACISI ÖNER;  AB İlerleme Raporundan bir alıntı yapalım. “Türk devletinin temel felsefesi olan Kemalizm, Türk devletinin bütünlüğüne yönelik ölçüsüz bir endişe kaynağı oluyor. Kemalizm, Türk kültürünün ve milliyetçiliğinin homojenliği üzerinde duruyor. Devletçilik, ordunun güçlü rolü, dine karşı çok katı bir tavır gibi yaklaşımlara öncelik veren Kemalizm felsefesi, Türkiye’nin AB’ye katılımına köstek oluşturuyor.”

Yine Avrupa Parlamentosu ve AB yetkililerinden Günter Verheugen : “Kürtlere uygun düzeylerde idarî özerklik gereklidir,  Kürtlere kendi kaderlerini tayin hakkı verilmeli” dedi.
BAY AB MANDACISI ÖNER;    Mustafa Kemal ATATÜRK 6 Mart 1922’de yaptığı TBMM Konuşmasında ne diyor? “ Türkiye'yi yok etmeye girişenler, Türkiye'nin ortadan kaldırılmasında çıkar ve hayat görenler, zararlı olmaktan çıkmışlar, aralarında çıkarları paylaşarak, birleşmiş ve ittifak etmişlerdir. Ve bunun sonucu olarak, birçok zekâlar, duygular, fikirler, Türkiye'nin yok edilmesi noktasında yoğunlaştırılmıştır. Ve bu yoğunlaşma, yüzyıllar geçtikçe oluşan kuşaklarda, adeta tahrip edici bir gelenek biçimine dönüşmüştür. Ve bu geleneğin, Türkiye'nin hayatına ve varlığına aralıksız uygulanması sonucunda, nihayet Türkiye'yi ıslah etmek, Türkiye'yi uygarlaştırmak gibi birtakım bahanelerle, Türkiye'nin iç hayatına, iç yönetimine islemiş ve sızmışlardır. Böyle elverişli bir zemin hazırlamak güç ve kuvvetini elde etmişlerdir.”
 Ssizin gibi düşünenlere Mustafa kemal ATATÜRK "Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bir vatani ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar " diyor!

BAY AB MANDACISI ÖNER;  ; Siz yalnızca ateşli bir AB mandacısı değil, aynı zamanda demokrasiye inanmayan faşistçe bir davranış içindesiniz!
Çünkü Siz yaşamınızın hiçbir döneminde seçilmediniz. Dersimli Kemal tarafından atandığınız Milletvekilliği dâhil tüm görevlere birileri tarafından atandınız. Bu nedenle olsa gerek Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şubesinin, Genel Kurullarında hep seçilerek gelmiş şube Başkanı Mahmut ÖZYÜREK görevde iken, Isparta da onlarca kişiye ADD Şube Başkanlığı önerdiniz.. İşin garibi bu önerilerinize hep olumsuz yanıt aldınız.. Bu yolla Mahmut Özyürek’i görevden uzaklaştıramayınca, sizin gibi ateşli bir mandacı ve mason olan Tansel Çölaşan’la el ve işbirliği içinde bir “kumpasla”  amacınıza ulaştınız…  ADD Isparta Şubesinin Kemalistlerden alınarak,  kaplıca- kermes organizatörlerinin eline, güzellik ve sağlık ürünleri pazarlamacılarının yönetimine geçmesini sağladınız.. Milletvekilliğiniz süresince Isparta ya yaptığınız tek ve en önemli hizmet(!) te bu oldu.. Bu hizmetinizle ne denli övünseniz yeridir!
BAY AB MANDACISI ÖNER;   Valiliğiniz döneminde yüksek ücret karşılığı “Atatürkçülük” adına kuruluşuna büyük emek verdiğiniz “BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI”;  Diyarbakır Eyaletinde olduğu gibi ülkemizin 26 eyaletinden biri olarak, ayrışma, bölünme yolunda önemli hizmetler yapıyor.. Siz ise Milletvekilliği ile ödüllendirilerek, ülkenin ve ulusun geleceğini karartma pahasına, Bankalarda yüklü bir birikim yapma olanağını elde ettiniz.  Kemalist devrimci Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt “Devlet yöneticileri zenginleştikçe halk fakirleşir” diyor. Siz bunun en iyi örneğisiniz..
Her yazımda olduğu gibi bu kez de son sözü Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bırakalım. Mustafa Kemal;  10/11 Eylül 1919'da Damat Ferit'in Dâhiliye Nazırı Adil Bey'e gönderdiği telgrafta şöyle diyor:

"...Alçaklar, caniler, hainler! Düşmanlarla millet aleyhine hainane tertibatta bulunuyorsunuz. Milletin kudret ve iradesini takdirden aciz olduğunuza şüphe etmiyordum. Fakat vatan ve millete karşı hainane ve boğazlarcasına harekette bulunacağınıza inanmak istemiyordum. Aklınızı başınıza toplayın. (...) Mister Nowil gibi milletimiz ve vatanımız için zararlı olan yabancılara vicdanınızı satarak yaptığınız alçaklıkların milletçe tatbik olunacak sorumluluğunu nazarı dikkatte tutunuz. Güvendiğiniz şahısların ve kuvvetin akıbetini öğrendiğiniz zaman kendi akıbetinizle karşılaştırmayı unutmayın." Mustafa Kemal
Derin üzüntülerimle BAY AB Mandacısı Ali Haydar Öner. 22.01.2015 ISPARTA
MAHMUT ÖZYÜREK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder