4 Aralık 2014 Perşembe

Dünya Medyasının İkiyüzlülüğü ve Satılmış Gazeteciler--Maskeli Balo!




CIA, Mossad ve MI6 Gazetecileri Nasıl Ağına Düşürüyor?
CIA, Mossad ve MI6 Hamgi Gazetecilere Maaşla Yazı Yazdırıyor?
Udo Ulfkotte Kimdir?
Paralel Yapı Devleti Ele Geçirmek İçin TÜBİTAK'a Nasıl Sızdı?
CIA Ajanı Gazeteciler Kimler?
Udo Ulfkotte, BND'nin CIA tarafından kurulduğunu hatırlatarak, vaktiyle BND ajanlarının kendisine geldiğini ve Frankfurter Allgemeine'de Kaddafi hakkında bir haber yazdırdıklarını, haberi yayınlamalarının ardından dünya medyasında haberin geniş yer bulduğunu dile getiriyor...
Dünyaya yön veren haberlerin CIA'ce yaptırıldığını örnekleriyle anlatan Ulfkotte, kendisinin de dahil olduğu CIA'e bağlı çalışan gazetecilerin...
'Gerçekleri gizlemek ve savaş kışkırtıcılığı yapmak için resmi olmayan örtü vazifesi gördüklerini' İTİRAF ediyor. Çok pişman olduğunu söylüyor, 'Utanıyorum' diyor!
Oklahoma Eyaleti'nin, 'ABD Yanlısı Haberler' yaptığı için Ulfkotte'yi 'Onur Vatandaşı' ilan ettiğini de Alman gazetecinin itirafları sayesinde öğreniyoruz!
*
Hepsi bu kadar değil: 'CIA için çalışan gazeteciler' bahsinde daha neler var neler!
Udo Ulfkotte anlatıyor:
-Amerikalıların Türk ve İngiliz gazetecilere tesirini, örneğin okyanus ötesi organizasyonlara baktığımızda görebiliriz. Bu organizasyonlar Türk gazetecileri de davet ederler ve onları kendilerine ait gizli servis ağlarına bağlarlar.
-Eğittikleri gazetecilere ABD ve İngiltere yanlısı yazılar yazdırırlar.
-Bu gazetecilerin son tahlilde yönetici pozisyonuna yükselmesi beklenir.
-ABD'deki organizasyonlara davet edilen gazeteciler arasında birçok Türk gazeteci de bulunuyor...
-Gazeteciler bu organizasyonlara dâhil olduklarında adeta bir beyin yıkama olayına maruz kalıyorlar...
-Amerika yanlısı olmaları sağlanıyor. Türk devletinin çıkarını düşünmek yerine daima ABD'nin menfaatlerine göre hareket etmeleri, sürekli Amerikalıların istediklerini yazmaları isteniyor!
*
CIA için çalışan 'Türk Gazeteciler' kimler, acaba?
-Aslında bunların isimlerini bulabilmek çok da zor değil!
İçerideki Ecnebi Medya'da, mütemadiyen Amerikan ağzıyla konuşan, ABD tezlerinin dublajcılığını yapan 'gazeteci ve televizyoncu'lara odaklanmak, bu iliştirilmiş isimleri saptamamızı kolaylaştıracaktır!
Mesela, 1 Mart 2003'te tezkerenin reddedilmesinden dolayı günlerce 'Türkiye işte şimdi bitti, mahvoldu!' diye 'karalar bağlayan' yazıları kaleme alan 'köşe kadıları' hangileriydi?
2004'te Ebu Gureyb Cezaevi'ndeki işkenceleri yok saymaya yeltenenler, ABD'nin Irak'taki işkence skandalına dair haberleri birinci sayfalarına dahi koymayan 'yayın yönetmenleri' kimlerdi?
ABD'yi eleştiren yazılara sansür uygulayanlar hangi 'gazete'lerin yöneticileriydi?
Gazze'deki katliamları tek kelime dahi kınamayanlar veya Terör Devleti İsrail'in Mavi Marmara Katliamı'na karşı çıkmak şöyle dursun Ankara'yı kabahatli bulanlar hangi 'gazeteci'lerdir?
ABD ve İsrail'i asla eleştirmeyen ve daima Batı Cephesi'ne dâhil devletlerin politikalarını zihinlere şırınga etmeye çalışan Türk medyasındaki 'özel görevli gazeteci'ler kimlerdir?
*
Bu ve benzer soruların cevaplarından yola çıkarak Udo Ulfkotte'nin sözünü ettiği türden 'gazeteci'lerin kimler oldukları hakkında isabetli tahminler yürütebiliriz!
Türkiye'de Batı Cephesi'nin misyoneri gibi çalışan bu iliştirilmiş isimleri 'Özel Harp Gazetecileri' diye tanımlamak da mümkündür!
YENİ ŞAFAK /  TAMER KORKMAZ

Maskeli Balo!
Frankfurter Allgemeine’nin eski editörlerinden Udo Ulfkotte, “Satılmış Gazeteciler” adlı kitabında CIA’in birçok ülkede istihdam ettiği gazetecileri anlatıyor.

“CIA için çalışan 100’den fazla Alman gazeteciyi ismen bildiğini” söylüyor. “Bu sayı Türkiye’de de en az bu kadardır. Türk gazetecilerin de isimleri Amerikan gizli servisinin maaş bordrolarında geçiyordur” diyor!
***
CIA’den bahis açıldığı zaman, onunla “yapışık teşkilatlar” pozisyonundaki BND ve MOSSAD’ı da cümleye eklemek gerekiyor.
Ulfkotte ifşaatında “Almanya’nın, hala daha ABD’nin sömürgesi olduğuna” dikkat çekiyor!

Bunun dip dalgadaki manası, Alman derin devletinin başında bir Amerikalı’nın bulunmasıdır!

-Gizli Sömürge’yi yöneten “maskeli” bir derin baron mevzubahistir!
Alman derin devletinin çekirdek teşkilatı, Almanya Anayasa’yı Koruma Örgütü’dür. (BfV) 2000 ile 2007 arasında “Dönerci Cinayetleri” diye etiketlenen 8’i Türk 10 kişinin katledildiği eylemlerin perde arkasında “Derin Almanya” vardır.
Mesela, Doğan Medyası bu cinayetlerin arka planına asla seyahat edemez, etmez! Almanya’da derin devletin güdümündeki Bild gazetesini yayınlayan Axel Springer şirketinin Türkiye’deki ortağı Doğan Holding’dir.

Alman Medyası, BfV ve BND’yi (CIA tarafından kurulan Alman dış istihbarat teşkilatı) eleştiremez!
Udo Ulfkotte’nin geçmişte çalıştığı Frankfurter Allgemeine gibi önde gelen Alman gazeteleri başta olmak üzere, Der Spiegel gibi belli başlı dergiler de Alman derin devletinin yönlendirmesi ve yakın kontrolü altında yayın yaparlar.

Keza, Alman Vakıfları...
-BfV ve BND’nin güdümündeki kuruluşlardır.
Türkiye’de faaliyet gösteren Alman Vakıfları, İshak Alaton’un kurucuları arasında yer aldığı TESEV’le yakın ilişki içerisindedir. İshak Alaton Paralel Yapı’nın baş tacı yaptığı bir barondur. TESEV’in kurucu isimlerinden olan CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu, ‘ABD-İsrail Yandaşı’ Paralel Yapı ile MİT Krizi’nden bu yana canciğer kuzu sarmasıdır.
***
Deniz Baykal’a kaset operasyonundan birkaç ay önce BND’nin Frankfurt’ta Kılıçdaroğlu’nun başını çektiği bazı CHP’lilerle temasa geçtiği ve bu görüşmeler esnasında (Kasım 2009) o dönemde CHP Grup Başkan Vekili olan Kılıçdaroğlu’nun Baykal’a operasyon yapılacağından haberdar edildiği artık sır değil!

Türkiye’deki Gladio’nun farklı kıyafetler giymiş kontra örgütleri veya grupları geçmişten bugüne CIA-BND-MOSSAD hattıyla sistematik olarak temastadır.

Örneğin, DHKP-C (Eski Dev Sol) tetikçilerine kol kanat geren devletler bahsinde Almanya başı çeker...
Sabancı Suikastı’nın tetikçilerinden Mustafa Duyar, Almanya’da gizlendiği dönemde kaldığı bir evde İpekçi Suikastı zinciri içinde yer almış olan Yalçın Özbey’le karşılaşmıştır! Abdullah Çatlı, hem Abdi İpekçi hem de Sabancı Suikastı’nın organizasyonunda vardır...
İpekçi Cinayeti’ne adı karışan CIA ajanları arasında Frank Terpil’in ismi geçer!

Terpil, İtalya’daki mahkeme kayıtlarına göre M.Ali Ağca’yı Türkiye’den Avrupa’ya kaçıran ajandır. Sonraki yıllarda bir Amerikan televizyonuna çıktığında “Ağca’nın Bulgaristan üzerinden Avrupa’ya geçmesinde rol oynadım” demiştir.
CIA ajanı Terpil, o ekrandaki ifşaatında “Türkiye’de Murat Bayrak’a silah sattığını” da söylemiştir!

Murat Bayrak mı, 1973-1977 arasında Süleyman Demirel’in AP’sinde milletvekili idi.

Daha sonra MHP’ye geçti ve Merkez Yönetim Kurulu üyesi seçildi. 12 Eylül’de sadece Murat Bayrak hakkında soruşturma açılmadı! 12 Eylül’den itibaren MHP yöneticileri birer birer gözaltına alınırken Bayrak bu operasyonun dışında tutuldu ve Almanya’ya kaçtığı açıklandı!

Bu “kaçma” Abdullah Çatlı’nın gizlice yurt dışına gönderilmesi gibi, 12 Eylül’ün gizli hesabına dâhil bir uygulamaydı!
Tamer Korkmaz :

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder