09.01.2015
İktidar, PKK’nın talepleri arasında yer alan
“federalizm”inaltyapısını, “eyalet sistemi” oyunuyla hayata geçiriyor
Haber: Salim
Yavaşoğlu
AKP iktidarının eyaletleşme taahhüdünün ilk harcı 2006’da
AB’nin katkılarıyla kurulan Bölge İstinaf Mahkemeleri ile Diyarbakır’da atıldı.
Avrupa’nın, Osmanlı’ya dayattığı federalizm, AKP tarafından “Kalkınma
Ajansları” adı altında uygulamaya konuldu, Türkiye bölgelere bölündü. Dönemin
Adalet Bakanı Ergin 2010’da, müsteşarı, genel müdürler ve daire başkanları ile
ABD’ye gidip, eyalet sistemini inceledi. 2012’de 15 bölgede ağır ceza mahkemesi
kurularak yargı ayağını tamamladı, Büyükşehir Yasası yürürlüğe girerek eyaletin
aşamaları devreye sokuldu.
Türkiye’nin üniter haritasını Kürdistanlı sınırlarla
değiştirmeyi amaçlayan ihanet sürecinin önemli koşulu “eyalet sistemi” için
proje tamam. Sırada Anayasa var. AKP projesiyle yürürlüğe geçirilen bölgesinde
daha güçsüz Türkiye ve büyük bölümü topraklarımızda olmak üzere Kuzey Irak ve
Kuzey Suriye’de “Büyük Kürdistan” planı için “eyalet sisteminde” algı
oluşturmaya geçildi. Dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın 19 Kasım 2013’teki
partisinin grup toplantısında örnekler verdiği, Yeniçağ’ın sık sık gündeme
taşıdığı “Osmanlı eyalet sistemi” ne giden yolda son adımlar atılıyor. HDP Eş Genel başkanı Selahattin Demirtaş da
Posta gazetesinde Hakan Çelik’e verdiği röportajda, “Bir Türk kardeşim,
Kürtleri kendisine ait bir dille, renkle, flamayla, bayrakla gördüğünde neden
ürksün?” diyerek itiraf gibi açıklamada bulundu.
Anayasa değişecek
Kürtçe’nin de resmi dil olmasını isteyen Demirtaş, şöyle
dedi: “İktidara gelirsek, parti olarak Anayasa’yı değiştirip, yerel yönetimlere
yetki vereceğiz. Dışişleri Bakanlığı yetkileri, ulusal savunma, genel maliye
hizmetleri, sınır güvenliği, genel yargı hizmetleri dışındaki bütün yetkileri
yerellere vereceğiz. Vergilerin bir kısmının yerellerde kalmasını istiyoruz.
Yereldeki halk kendi kültürel, inançsal ve mezhepsel taleplerini yerel
yönetimden talep edebilir. Yerel parlemanto talep ediyoruz. Özerklik dediğimiz
şey ’öz yönetim’kavramıdır.”
Türkiye 32 parça
İhanet sürecinde
masaya yatırılan en önemli unsurdan biri olan
“eyalet sistemini” son dile getirenlerden biri de Güneydoğu Genç
İşadamları Derneği (GÜNGİAD) Başkanı Hakan Akbal oldu.
Akbal, Kalkınma Ajansları olarak kurulan TRC 2
ve TRC 3 bölgelerinin birleştirilerek “Diyarbakır Vilayeti” ne
dönüştürülebileceğini belirtti. Akbal, “Osmanlı’da 1500’lü
yılların başında uygulanmaya başlayan eyalet sistemi ile imparatorluk ilk
aşamada 6 eyalete, daha sonra 16 ve 32 eyalete ayrılarak bugün Batı’da
uygulananlara ilham olan modern bir yerinden yönetim sistemi geliştirilmiştir.
1515 yılında Osmanlı’nın 5. Eyaleti olan Diyarbakır, kendisine bağlı 24 sancağı
ile imparatorluğun en büyük eyaletlerden biriydi” dedi.
Önerilerinin 26 istatistiki bölgeden Şanlıurfa ve Diyarbakır’ın
yer aldığı TRC 2 bölgesi ile Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt’in yer aldığı TRC3
bölgesinde özerklik gibi yerinden yönetim pilot uygulamasına geçilmesi olduğunu
dile getiren Akbal, şöyle konuştu: “Bizler TRC 2 ve TRC 3 bölgelerin yönetim merkezinin
Diyarbakır olmasını, ulusal parlamento yanında yerel düzeyde de seçim esasına
dayalı, temsile olanak veren meclislerin oluşmasının tartışılmasından yanayız.
Bir düzenleme ile Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt illeri
Osmanlı’da olduğu gibi Diyarbakır Vilayeti olarak tanımlanabilir, Diyarbakır
Vilayetinin yönetim merkezi de Diyarbakır ili olabilir.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder