31 Mart 2019 Pazar günü
yapılan Yerel Seçimleri tüm halkımız uykusuz kalıp televizyonda izledi. Kesin
olmayan sonuçları biliyor.
İktidar partisi AKP; başta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana,
Mersin ve Eskişehir olmak üzere tüm büyük kentlerde seçimi kaybetti.
Halkımızın en az yarısına Osmanlı Tokadı atılmasını önerenlere seçmenler okkalı
bir Türk Tokadı patlattılar!
AKP, İstanbul sonuçlarına 1
Nisan’dan başlayarak yoğun itirazlarda bulundu. Yüksek Seçim Kurulu, kesin
olmayan sonuçlara göre, CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun 20 binden fazla oyla
AKP’nin adayı Binali Yıldırım’dan önde olduğunu duyurmasına karşın AKP’nin
itirazları sürüyor, oylar bir kez daha, olmadı bir kez daha sayılıp duruyor…
Değerli Dostlar,
AKP
ve yandaşları neden İstanbul yenilgisini içlerine sindiremiyor?
Hemen söyleyeyim, bunun
siyasetle, yani sol-sağ yandaşlığı ile hiç ilgisi yok! “Gönül Belediyeciliği”
ile hiçbir bağlantısı yok! “İstanbul Aşkı” ise duygusal bir palavra!
İktidarın yandaş gazetesi Yeni
Şafak’ın Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, 3 Nisan 2019 günü bakın ne yazdı:
“İmamoğlu kazanırsa İslam
kaybeder.”
Bu söylemin akıl ile mantık
ile hesap kitap ile bir ilgisi olabilir mi?
İslam dini bin dört yüz yıldır
ayaktadır.
Dünyada 1,5 milyardan fazla
Müslüman yaşamaktadır.
Nasıl olur da dünyanın bir ülkesinin bir kentinde, İstanbul’da, bir
yerel seçimde adaylardan birinin, Ekrem İmamoğlu’nun, kazanmasıyla bin dört yüz
yıllık bir din, İslam dini kaybediyor?
Bu söylem, aslında İslam dinine bir hakaret değil midir?
Bu söylem, panik içinde olan,
paçaları tutuşmuş kişilerin cıyaklamasıdır.
Değerli Dostlar,
Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul
Büyük Şehir Belediye Başkanlığını kazanması kimlerin paçalarını tutuşturdu,
kimleri paniğin çukuruna yuvarladı?
Söyleyeyim:
Allah ile aldatıp Peygamber ile kandıran, Arapça Kuran ile
aldatıp uydurma Hadislerle dolandırıcılık yapan tarikatçılar, arsa
vurguncuları, ihale hortumcuları, ayakkabı kutusu tutkunları tarifsiz bir panik
içindeler!
Bu paniğin din ile, iman ile
hiç mi hiç ilgisi yok!
Bu yazıyı fazla uzatmamak
için, panik içinde çırpınan onlarca kuruluştan sadece birini anlatacağım.
Sahibi Ömer Faruk Kalyoncu
olan Kalyoncu
İnşaat Şirketi’nin AKP’li
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı’ndan almış olduğu ihalelerin kısa bir
dökümünü veriyorum:
1. İstanbul Yeni 3. Havalimanı Projesi
2. Ataköy Atıksu Arıtma Tesisi
3. Taksim Yayalaştırma Projesi
4. Metrobüs Ulaşım Hattı
5. Mecidiyeköy Katılımı Çağlayan Kavşağı Yol Yapımı
6. Bakırköy Adliye Binası İnşaatı
7. Başakşehir Stadyum İnşaatı
8. Yeşilvadi Konakları
9. Ulus-Zincirlikuyu Arası Bağlantılı Yolu Yapımı
10. 354 kilometre Karayolu İnşaatı
11. 12 kilometre Karayolu Tüneli
12. 2 milyon 500 bin metre kare Bina İnşaatı
13. 10 bin Kişilik Öğrenci Yurdu
14. Bin Yataklı Hastane
15. Bin kilometre Şebeke Hattı
16. 12 bin 500 Konut
17. 127 kilometre Uzunluğunda üç bin milimetre çaplı Çelik Boru İsale Hattı
18. 520 kilometre Çelik Boru İsale Hattı
Değerli Dostlar,
Yalnız İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanlığı’ndan değil, doğrudan AKP hükümetleri tarafından yurtiçi ve
yurt dışı büyük ihaleleri alan Kalyon İnşaat Şirketi’nin sahibi Ömer Faruk
Kalyoncu hakkında iki satır bilgi vereyim:
1977 doğumlu, Trabzon-Çaykaralı.
Nevin Ensari ile evlendiğinde
nikâh şahitliğini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin TBMM Başkanı Bülent
Arınç yapmışlar. Nikâh töreninde dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün de
aralarında yer aldığı 11 bakan hazır bulunmuşlar.
Şimdi söyler misiniz, eğer
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP’li Ekrem İmamoğlu alırsa, Ömer
Faruk Kalyoncu’nun hali nice olacak? O ballı-börekli ihaleleri bir daha
alabilecek mi?
Tekrar ediyorum: AKP’li
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden kaymaklı kadayıf ihaleleri alan sadece Ömer
Faruk Kalyoncu değil! Onun gibi daha onlarcası var!
Şimdi söyler misiniz, onlar
panik içinde olmasınlar da kimler olsun!
Şimdi tek çareleri, İstanbul
seçimlerinde verilen oyları tekrar tekrar saydırmak! Ekrem İmamoğlu’nu sandıkta
yenemeyince, bir katakulliyle saf dışı bırakmak!
İstanbul’da
tanık olduğunuz şudur:
Allah
ile aldatıp Peygamberle kandıran, Arapça Kuran ile uyutup uydurma Hadislerle
dolandıran tarikatçılar, arsa vurguncuları ve ihale hortumcuları düştükleri
panik çukurunda son çırpınışlarını sergiliyorlar!
Yılmaz Dikbaş
6 Nisan 2019, Cumartesi
0532 233 31 52
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder