Araştırmacı Yazar Sn. Yılmaz DİKBAŞ, son yayınlanan “GELİN YÜZLEŞELİM” adlı
kitabında ;büyük bir değerbilirlikle, “Bediüzzaman
Said Nursi Hazretlerinin Yaşadığı Topraklardasınız” sapkınlığına ve bu girişime
karşı Isparta İdare Mahkemesinde açtığımız dava ve sonuçlarını belgelerle
değerlendirmiştir. Elbette Sn. Dikbaş’ın bu değerbilir davranışı, beni ve o
dönemdeki ADD Isparta Şube Yönetim Kurulu üyelerini onurlandırmıştır.
Bunu fırsat bilerek, Sn Dikbaş’ın GELİN
YÜZLEŞELİM adlı kitabında sözü edilen
dava ile ilgili kısımları aşağıya aldık.
Bu dava, Dava dilekçemizde de
belirttiğimiz gibi, yalnız Isparta da bir yere, bir levhanın
dikilip-dikilmemesi davası değildi. Bu dava Türkiye de gerici akımların
en gür kaynağına, gericiliğin beslendiği ana damara, yani gericiliğin
şahdamarına karşı Kemalist ve devrimci bir karşı duruştu. Bu dava şeriat
bataklığını kurutmak adına, tüm tehditlere, saldırılara, iftira ve karalamalara
karşın yüreklice girişilmiş bir Kemalist eylemdir.
Ancak ne yazık ki bu davayı
açmamızın bedelini, o dönem’de ADD Şube Başkanı olan ben ve her biri diğerinden
saygın Yönetim Kurulu üyeleri çok ağır ödedik. Bu; davayı açan Yönetim Kuruluna
karşı gerek yurdun değişik yörelerinden, gerekse Isparta içinden gelen ve
ciddiye bile almadığımız tehdit ve hakaretlerden kaynaklı bir “bedel” değildi.
Bu dava nedeni ile gericiler, F-Tipi Cemaat ve Nur tarikatı değişik bir
saldırı yöntemi uyguladı. ADD İçine yerleştirilmiş hücrelerini harekete
geçirdi. Sonra da geriye çekilip büyük bir keyifle olup biteni izlediler.
Sn.Dikbaş’ın kitabında da
belirttiği üzere, önce Davayı Yönetim kurulu adına açan, Şube Başkanı Mahmut
ÖZYÜREK, birkaç ay sonra da Yönetim Kurulundaki diğer altı arkadaşımız da ADD
Genel Merkez Yönetim Kurulunun tasarrufu ile görevden alındık.
Bu bir rastlantı
mıdır? Yoksa Daha önce Atatürk karşıtı F-Tipi çete ile her anlamda ve her alanda,
hiçbir şeyden, hatta can emniyetinden bile endişe duymadan mücadele veren
Mahmut Özyürek ve arkadaşlarına karşı düzenlenmiş planlı bir operasyon mudur?
Bir not daha
düşelim. Isparta İdare Mahkemesinin ”BEDİÜZZAMAN
SAİD NURSİ HAZRETLERİNİN YAŞADIĞI TOPRAKLARDASINIZ” sloganı
yazılmasına karşı açtığımız bu davayı;
“Öte
yandan, davacının "Bediüzzaman, Nursi" gibi unvan ve lakâpların
kullanılamayacağı yönündeki iddiasını; unvanların bir kimsenin işi, mesleği veya toplum içindeki
durumu ile ilgili olarak kullanılan ad, san, şahıs adlarıyla bir arada
kullanılarak, şahsın ailedeki veya toplumdaki mevkiini gösteren bir ad şeklinde
tanımlanması karşısında tanınan ve toplum tarafından kabul gören şahıslar için
unvan ya da lakap kullanılmasında herhangi sakınca bulunmadığından yerinde
görülmemiştir. “Açıklanan nedenlerle, davanın REDDINE...” karar
vermiştir.
Davayı
açan ADD Isparta Şube yönetimi görevden alındığı için, DANIŞTAY’a
başvuru yapılamadı.
Dosya
ADD Genel Merkezine gönderildi. Genel Yönetim Kurulu Danıştay a başvuru yapıldığı söylentisini
yaydı şubelere.
Ancak
öğrendiğimiz kadarı ile ADD GYK Danıştay’a yapması gereken başvuruyu
yapmamıştır… Yanılmış olmayı dileriz….
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder