AKP’NİN TÜRKİYE 2030
MASTER PLANI
AKP’nin
stratejik liderliğinin (Abdullah Gül, Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Ahmet
Davutoğlu) Fetullah Hoca cemaati ve bazı yabancı istihbarat kuruluşlarının
desteği ile Türkiye için hazırladığı 2030 master planı basına sızdırıldı. Bu
plana göre Türkiye Cumhuriyeti’nin 2030 yılına kadar üç parçaya ayrılması
öngörülüyor: merkezi bir İslam cumhuriyeti, Doğu Anadolu’da bir Kürt
cumhuriyeti ve Boğazlar ve İstanbul’u kapsayan uluslarası serbest ticaret
bölgesi.
İstihbarat
kaynaklarına göre, AKP’nin 2002 yılında iktidara gelmesinden bu yana, master
planın gerçekleştirilmesi için ideal konjonktürel ortam oluştu. İlk etapta,
laiklik karşıtı Fetullahçı kadroların başta içişleri ve milli eğitim olmak
üzere, TC’nin tüm kurumlarına ve devlet bürokrasisine sızması ve
yerleştirilmesi gerçekleşti. Daha sonraki etapta yargı, basın, üniversitelerin
ele geçirilmesi ve en son olarak ordunun etkisizleştirilmesi adımları uygulamaya
konuldu. En önemli adım olan ordunun nötralize edilmesi operasyonu, önceleri
AB’ye uyum ve demokratikleşme adı altında yürütülürken, AKP’nin beyin takımı
son zamanlarda daha agresif bir tutumla Ergenekon soruşturması bahanesiyle,
doğrudan Genelkurmayı ve ordunun üst kademelerini hedef tahtasına yerleştirdi.
Fetullah liderliği ise ordunun etkisizleştirilmesine etken destek vermekte.
Dış
devletlerin Türkiye’deki bu kökten değişime sessiz kalmaları karşılığında, AKP
liderliğinin Çanakkale ve İstanbul Boğazları’nın ve İstanbul’un Hong Kong ve
Dubai türü uluslararası ticaret ve ulaşıma açık bölgeler olarak bir “Boğazlar
Komisyonu” yönetimine bırakılmasını kabul ettiği, fakat Boğazların idaresinde
Anadolu’da kurulacak İslami devletin de söz sahibi olmasında ısrar ettiği
belirtiliyor. 1924′te kaldırılan İslam hilafeti de
İstanbul merkez olmak üzere diriltilecek. Halifeliğin yeninden tesisinin,
özellikle Fetullah liderliğinin TC’nin çöküşü sonrası planlarında en önem
verdiği konu olduğu belirtiliyor.
2030 Master
Planı’na göre kurulacak bağımsız Kürt cumhuriyeti Doğu Anadolu ve Güneydoğu
Anadolu Bölgelerinin tamamını kapsayacak. Bunun dışında, Kürtlerin Akdeniz’e
çıkışını sağlamak amacıyla Hatay ili ve İskenderun limanı da bu cumhuriyete
bırakılacak. Bunun karşılığında Kürt bölgesinde kalan Dicle ve Fırat üzerine
kurulu hidroelektrik santrallerde üretilen elektriğin Anadolu İslam
Cumhuriyeti’ne dünya elektrik piyasasındaki rayiç fiyatın yarısı birim ücretle
satışı öngörülüyor. Türkiye Kürtleri ve Kuzey Irak Kürtleri arasındaki derin
zihniyet ve demokratik gelenek farkları nedeniyle, Türkiye Kürdistanı’nın
Kuzey Irak’taki oluşumdan ayrı bir yapı olarak varolması gerektiği ve böylece
birbirinden bağımsız iki tane Kürt devletinin mevcut olması planlanıyor.
2030 planının
uygulanması çerçevesinde Türk ordusunun savunma planlarının elegeçirilmesi ile
ilgili olarak lütfen http://turkeyexposed.wordpress.com/2010/01/30/akp-diktatoryasi-turkiye%E2%80%99yi-%E2%80%9Cmetal-firtina%E2%80%9Dya-hazirliyor/
postumuza bakınız.
AKP 2030
Türkiye Master Planı Bölüm 2ye bu linkten ulaşabilirsiniz: http://turkeyexposed.wordpress.com/2012/01/15/akpnin-2030-turkiye-master-plani-ii/
AKP DİKTATORYASI TÜRKİYE’Yİ “METAL FIRTINA”YA HAZIRLIYOR
Saturday,
January 30, 2010
Türk Ordusunun Savaş ve Seferberlik Planları Fetullah Yardımı İle
ABD’ye Servis Edildi. Amaç: Türkiye’nin İşgali Sırasında TSK’nin Savunma Gücünü
Çökertmek
TSK’ya karşı
AKP ve Fetullah örgütü tarafından ilan edilen ve cumhuriyet düşmanı basın ve
yazarlar tarafından körüklenen ‘psikolojik cihat’tan sonra şimdi sıra, Türk
ordusunun savunma yeteneğinin fiziksel olarak zayıflatılmasına geldi. Bu
bağlamda planlanan en son operasyon çerçevesinde, AKP liderlik kadrosundaki
Bülent Arınç’a yönelik sözde suikast iddiaları bahanesiyle ordunun savunma ve
seferberlik planlarının elegeçirilmesi ve bu planların ABD’de üslenmiş Fetullah
örgütü vasıtasıyla bu ülke istihbaratına iletilmesi gerçekleşti.
19 Aralık
2009’da, AKPKK öndegelenlerinden ve azılı TC düşmanı Bülent Arınç’a suikast
iddiasıyla bir albay ve bir binbaşı gözaltına alındı. Olaydan hemen sonra, bir
hakim ve emrindeki polisler soruşturma bahanesiyle Seferberlik Tetkik
Kurulu’nun ‘kozmik odaları’nda araştırma başlattılar. Bu odalarda Türk
ordusunun, ülke işgal edildiğinde uygulamaya koyacağı seferberlik ve düşmana
karşı direniş planları saklanıyordu. Aramaları yöneten Ankara 11. Ağır Ceza
Mahkemesi üyesi Kadir Kayan ve ekibi, bu çok gizli planları bir güzel
incelediler. Araştırma günlerce sürdü ve yüzlerce sayfa not tutuldu. Ocak 2010
sonu itibarıyla Arınç’a suikast iddiası olayından bir aydan fazla bir süre
geçmiş oldu, fakat hiçbirşey bulunamadığı gibi tüm tutuklular salıverildi.
Kozmik odalardan da hiçbirşey çıkmadı—Türk ordusunun savunma planları haricinde
tabii…
Zaten amaç
da buydu, bu gizli planlar, birkaç yıl önce kamuoyunda büyük yankı getiren
“Metal Fırtına” kitabındaki Türkiye’nin ABD tarafından işgali senaryosu temel
alınarak güncellenmiş, böyle korkunç bir durumda Türkiye’nin ezici bir askeri
güç karşısında kendini nasıl savunacağı ayrıntılı bir biçimde tasarlanmıştı.
AKP’nin 2030 yılı Master Planı’nın öngördüğü TC’nin tasfiyesi çerçevesinde
(bkz. http://turkeyexposed.wordpress.com/2009/12/26/akp%E2%80%99nin-turkiye-2030-master-plani/),
bu yeni Türk savunma hazırlıkları planının mutlaka elegeçirilmesi gerekiyordu.
Bu sebeple Arınç’a sözde suikast planı kotarılarak odalara girme bahanesi
yaratıldı. Kozmik odaları araştıran Hakim Kayan, daha önce Fetullah Hoca’ya
“laiklik karşıtı faaliyet” iddiasıyla açılan davada Fetullah’ı beraat
ettirmişti (konuyla ilgili olarak bkz. http://bmajans.blogspot.com/2009/12/iste-o-hakim-kadir-kayan.html).
İstibharat
çevreleri, kozmik planların Fetullah’ın hakimi eliyle alınıp, ABD’deki cemaat
liderliğine aktarıldığını ve buradan da ABD istihbaratına ulaştırıldığını ifade
ediyorlar. Böylece, TSK’nin ‘Metal Fırtına’ benzeri bir işgal ve istila
hareketine karşı güncelleştirilmiş planlarının tüm geçerliliğini yitirdiği
belirtildi ve Genelkurmay da bu planların gizliliklerini yitirdiği gerekçesiyşe
iptal edildiklerini açıkladı. Yine de, bu planların elegeçirilmesinin, Türk
ordusunun seferberlik ‘modus operandi’sinin, yani hareket tarzları ve
opsiyonlarının, öğrenilmesi açısından değer taşıdığı belirtiliyor. Yani bir anlamda,
Türkiye’yi işgal edecek olanlar, TSK’nin seferberlik ve savunma planlarını
hazırlarken hangi faktörleri gözönüne aldığı, hangi opsiyonları geliştirdiği,
hangi fikirleri yürüttüğü gibi değerli bilgileri elde etmiş oluyorlar.
Kozmik
planların çalınmasına ek olarak, son günlerde medyada sahte darbe planı haberi
patlaması yaşanıyor. TSK’ye karşı ilan edilen bu psikolojik cihadın amacı,
ordunun Türk halkı gözündeki itibarını sarsmak ve bu yolla AKP liderliğinin
anayasayı değiştirerek bir islam diktatörlüğü tesis etmesine ve 2030 Master
Planı’nın bir sonraki safhasına geçmesine zemin hazırlamak olarak
nitelendiriliyor.
AKP-Fetullah
şer ittifakı, Türkiye Cumhuriyeti’ni içten imha planının uygulanmasına tam gaz
devam ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder