Isparta Valiliği; Tarihe, altın harflerle
yazılan “18 Mart Çanakkale Zaferini” yok
saydı. Isparta Valiliği’nin Çanakkale Zaferi’nin 98’inci yıldönümü
nedeniyle tüm Kamu kurum ve Kuruluşlarına yayımladığı program davetiyesi “18
MART 2013 ŞEHİTLER GÜNÜ ANMA PROGRAMI” başlığını taşıyor.
Bu “sehven” yâda “yazım” hatası değil, bilinçli,
amaçlı bir “yok saymanın” resmi belge ile doğrulanmasıdır.
Çanakkale
savaşlarında ulusal onurlarını her şeyin üstünde tutan, Çanakkale Geçilmez! Şiarını altın harflerle tarihe yazan
şehitlerimiz elbette anılmalıdırlar. Ancak büyük bir kahramanlığın,
yurtseverliğin, kanla yazılmış bir vatan savunmasının destanı olan “Çanakkale
Zaferini” ve Çanakkale’de Türkiye Cumhuriyeti’nin önsözünü yazan Mustafa
Kemal Atatürk’ü yok saymak ihanetin
açık anlatımıdır.
Türk ulusunun, o
günün en ileri teknoloji ürünü silahlarıyla, gemileriyle donanmış Batılı
Emperyalistlere karşı ölümüne mücadele ederek, ülkesini, onurunu, namusunu
emperyalistlere teslim etmeme inancıyla can ve kan vererek kazandıkları, Türk milletinin emperyalizm karşısında dirilişinin adı olan Çanakkale’yi ve o dirilişi
yaratan Mustafa Kemal’i kim, niçin yok saymak ister? Kim, niçin düşmandır?
Çanakkale
savaşları; yenilmez sanılan emperyalist
haydutların, işgalcilerin; ulusal
onurlarını her şeyin üstünde tutan; Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Lazıyla,
Çerkeziyle, Alevisiyle, Sünnisiyle; yiğit, inanmış, mazlum halkların ve askeri
dehasıyla, savaşın kaderini belirleyen Mustafa Kemal’in karşısında aldıkları
ilk yenilginin adıdır. Bu nedenle
Emperyalistler ve onların içimizdeki devşirilmiş işbirlikçileri Çanakkale’yi
zafer, Mustafa Kemal’in o zaferin komutanı olmasını bir türlü içlerine
sindiremezler!
Ortaçağ artığı, AB vizyonuyla! Nurlanan tekke ve
tarikat şeyhleri; Hilafeti ve Saltanatı, dolayısıyla da Şeriat düzenini
kaldıran, medreseleri, tekkeleri kapatan, tarikatları yasaklayan ve Laikliğe
dayanan bir Cumhuriyete giden yolu açtığı için düşmandırlar Çanakkale Zaferine
ve Mustafa Kemal’e!
Ortaçağ karanlığını yırtıp toplumu aydınlığa
kavuşturan, Şeriat Düzenini hâkim kılmak isteyen yobazları, karanlık inlerine
tıkmanın tohumlarını attığı için düşmandırlar Çanakkale Zaferine ve Mustafa
Kemal’e!
Çanakkale destanını ve o destanı yaratan Mustafa
Kemal Atatürk’ü yok saymak kimsenin haddi ve hakkı değildir.
Çünkü Mustafa Kemal ve silah arkadaşları, bir
ulusun tutsak yaşamaktansa yok olmasının daha iyi olacağına inanmışlardı. Onurlu
ve şerefli bir ulus olarak yaşamak isteyen, emperyalistlerin boyunduruğuna girmek
istemeyen Türk ulusunun “Ya İstiklal Ya Ölüm!” parolasının işaret fişeğiydi
Çanakkale Zaferi.
Onlar, yani, Mustafa Kemaller; düşmanın çokluğuna aldırmadan, Vahdettin’lerin,
Damat Ferit’lerin, Sait Molla’ların, Said Nursi’lerin, Ali Kemal’lerin, haklarında
verdikleri ölüm fermanlarını yırtıp atarak vatan savunmasında en ön safta
savaştılar. Bizler, yani “Mustafa
Kemalin Askerleri”, Vahdettin’lerin, Damat Ferit’lerin, Sait Molla’ların, Said
Nursi’lerin torunlarının, Çanakkale’yi ve Mustafa Kemal i yok sayan
“fermanlarını” suratlarına çarpmakta bir an bile tereddüt etmeyeceğiz.
Dışarıdaki işgalcilere, içimizdeki ihanet odaklarına bir kez daha hatırlatırız
ki; emperyalist işgale, Mustafa Kemal Atatürk’ü bu topraklardan silmek isteyen
işbirlikçi, ortaçağ artığı ihanet odaklarına asla boyun eğmeyeceğiz.
Çanakkale Şehitlerine sözümüz olsun! Sizlerden
aldığımız güçle, “cansız bir vatan, kansız bir millet” yaratmak isteyen
emperyalist işgalcilere ve yerli satılmışların suratlarına, atacağımız tokatla,
size ve Mustafa Kemal Atatürk’e olan burcumuzu ödeyeceğiz! And içiyoruz, bunu
başaracağız!
TEMAD ISPARTA ŞB.BŞK.
O.MÜMTAZ ÇAPÇI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder