(Öncelikle bir not)Millî Mücadele’yi başarıyla
yürüten ve yeni bir devletin kurulmasına öncülük eden Anadolu ve Rumeli
Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin (ARMHC) bir devamı olarak kurulan CHP kanla,
gözyaşıyla, Anadolu’nun fedakârlığıyla kurulmuş antiemperyalist, tam
bağımsızlıkçı devrimci bir partidir.
Bu nedenle meşruiyeti ve temeli Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk
Cemiyeti (ARMHC) olan CHP, üye olsun ya da olmasın Millî Mücadeleye güç veren,
can ve kan veren tüm halk katmanlarının söz ve karar sahibi olduğu bir
partidir. ,
Bu gün CHP’nin herhangi bir biriminin yönetimine
gelmiş/getirilmiş kişiler bu yalın gerçeği bilmek, anlamak zorundadır. Yani,
makamı, mevkii, unvanı ne olursa olsun hiç kimse CHP’nin sahibiymişçesine davranamaz.
Çünkü CHP’nin sahibi tüm ulustur. Mahmut Özyürek
********
Şimdi özellikle sosyal medyada
en önemli konu CHP…
Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden
seçilmesi büyük tepkilere neden oluyor…
CHP’ye gönül verenler öfkeli…
Bir de aksi var. Eleştiri yapanları
neredeyse “hain” ilan edenler!
Bu size neyi hatırlatıyor?
……………
Tepki?
Neden olmasın?
Yenilgi üzerine yenilgi almış
bir genel başkanı bu partiye gönül verenlerin istememesi kadar doğal ne
olabilir?
Bu kişinin yeniden seçilmesine neden tepki
göstermesinler?
Ki; seçim de seçim olsa hani.
Ayarlanmış delegeler, sonu
baştan belli bir organizasyon…
……………
Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP
bitmiştir.
Bunu mantıklı insanlar görüyorlar.
Sosyal Medyaya bakın…
CHP’nin IQ seviyesi düşük bir takım
yandaşları partiyi eleştirenleri Ak trol olarak betimliyor!
Bu ne pervasızlıktır?
Diyeceğim ama diyemiyorum. Biat kültürü o kadar yerleşmiş ki bu ülkenin
genlerine… Çare yok!
Körü körüne biat!
Neden diye soruyorsun; “İşte öyle”
diyor adam. Mantık bu…
……………..
Sosyal demokrat olduğunu savunan
adam, sosyal demokrasi konusunda en küçük bir
fikre sahip değil.
Okumuyor,
öğrenmek istemiyor. Bilmiyor, bilmediği gibi bilmediğinin de farkında değil…
Çıkıyor klavyenin tepesine, “eleştirenlere” verip veriştiriyor.
Efendim birlik ve beraberlik günüymüş…
Ülke bu durumda iken, Kılıçdaroğlu’nun
eleştirilmesi yanlışmış…
Kemal’e karşı olanlar CHP’li sayılmazmış…
Kazma!
Türkiye bu hale yeni gelmedi…
Türkiye bu hale geldiyse; Ana Muhalefet
Partisi’nin de dahli var! Sen fırsat verdin!
Yenilgi alışığı olmuşsun,
kendini anlatamıyorsun. Çünkü kendinin ne olduğunu bilmiyorsun. Bir oraya, bir
buraya yalpalıyorsun… Milletvekillerinin hepsi ayrı telden çalıyor… Biri
bakıyorsun PKK’nın kucağına oturmuş, diğeri FETÖ’nün… Belediye başkanlarına
bakıyorsun, AKP’nin kucağında.
Nah işte; İzmir Büyükşehir Belediye
Başkanın…
AKP’nin has adamı… Çeşme,
Narlıdere, Urla, Bornova, Karşıyaka, Karabağlar, Konak belediyelerine bak!
Dökülüyorlar. AKP sevicisi Kocaoğlu’nun oyuncağı olmuşlar! Millet bunlardan
yaka silkiyor!
………………
Eleştirmeyelim, zamanı değil…
Birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var!
Öyle mi?
Dün yok muydu? Bu ne sığ
söylemler, bu ne cehalet?
Bir parti olmak zaten birlik ve beraberlik
demektir.
El-ele bir fikri, bir misyonu
yerine getirmektir.
Kemal Kılıçdaroğlu ve ekipleri
hangi misyonu yerine getirdiler?
Partiyi rayından çıkartıp YENİ CHP diye Atamızı
bile yok saymadılar mı?
Eleştirilmesin!
Emredersiniz!
……………..
CHP’nin… Kemal Kılıçdaroğlu’ nu sahipli(!)
delegelerle yeniden seçmiş olması en çok AKP’yi sevindirdi. Haklı olarak
bayram ettiler!
Çünkü onlar da biliyorlar ki; artık CHP
gümleyecek…
İşte size söylüyorum… Önümüzdeki yerel
seçimlerde ve 2019’da yapılması planlanan seçimlerde bu parti barajı zor geçer!
…………………
Şimdi diyorlar ki; “eleştirmeyin”
Ne yapalım?
Biat edelim!
Cevap veriyorum;
Hastiriniz efendim!
Mutlu TUNCER
++++++++++
“Sivas
umumi kongresinden bugüne kadar, bunca engellere karşı mefkûre yolunda
attığımız adımlar göz önüne getirilirse, önümüzdeki senelerin fırkamız için vaat
ettiği muvaffakiyet ufuklarının ne kadar geniş olabileceğini tahminde güçlük
çekilmez. Bu mülahazanın isabeti bir şarta bağlıdır. O şart; aziz milletimizin, mahabbet (sevgi)ve itimadının, fırkamızın üzerinden eksik olmamasına dikkatle ve feragatle çalışmaktır.
Fırkamız bunda kusur etmedikçe; selim hisli, vefalı, şuurlu milletimizin muhabbet ve itimadından daima emin olabiliriz.” Mustafa Kemal Atatürk 1931