Suç: Basın yolu ile hakaret
Sanık; BATUHAN GÜLDİKEN,
Sanık; ABDUSSAMED MEMİŞ,
Dava konusu olay özeti ise şöyle; GÜL ADD Isparta Şubesi 26 Şubat 2016 Cuma
günü “Şehitlerimiz için Mevlidi Şerif okunması ve hükümet meydanında “pişi”
yapılarak dağıtılması” etkinliği düzenliyor. Bu etkinlik üzerine 27 Şubat 2016
günlü “Gericilikle Kemalist Devrimcilik Uyuşmaz” başlıklı yazımı basınla
paylaştım.
Yazıda; “Mevlit Okutma - Ölmüş kişi için yemek verme” İslam
bilginlerinin “din dışı ve pagan inancı” olarak değerlendirdikleri, İslam’ın
kutsal kitabında yeri olmayan temelsiz, çürük, gerçek dışı, dinci gericiler
tarafından toplumu uyutmak, gerçek yaşamdan uzaklaştırmak için “narkoz olarak”
kullandıkları gerici kurallardır.
“… Türkiye’de Kemalist Cumhuriyet, temel kuruluş felsefesi olan
devrimciliğini yitirdikçe, devrimci uygulamalardan ödün verildikçe
Şeriatçılığın, dinci gericiliğin güçlendiği, Kemalist Cumhuriyetin güç yitimine
uğradığı bir gerçekliktir”
“… Gericilikle mücadele etmek “Gericiliği nerede görürsem
tepelerim, tepelerim, tepelerim!” diyen Mustafa Kemalin yolundan gitmek
yerine, Atatürkçülük adına gericilikle
ittifak halindeki bir devrimcilik, karşı devrimin ekmeğine yağ sürmektir.” Şeklinde
görüşlerimi dile getirdim.
İşte bu görüşlere Gül ADD Isparta Şube Başkanı Bay Batuhan Güldiken
çok sinirlenmiş ve “Geri zekâlı, beyin, izan yoksunu, kimlik düşkünü,
koltuk arsızı şahsiyetsizler.” … “ Bu şarlatanlara bu kalpazanlara destek olan
6 yarım beyinli, siz de haddinizi bilin! ........” içeriği baştan sona buna benzer hakaretlerle
dolu yazı kaleme alıp paylaşmış.
Bu paylaşım dinci gericiliği ile bilinen ve Sorumlu Yazı İşleri
müdürlüğünü “Samet Memiş” adıyla Sanıklardan ABDUSSAMED MEMİŞ’ in
yaptığı Haber32.com da http://www.haber32.com.tr/isparta/haber/add-cephesi-yine-fisek-gibi-90491h.html
linki ile yayınlandı.
ABDUSSAMED MEMİŞ “GÜL ADD Isparta Şubesi 26 Şubat 2016 Cuma
günü “Şehitlerimiz için Mevlidi Şerif okunması ve hükümet meydanında “pişi”
yapılarak dağıtılması” Eski Add Isparta Şube Başkanı Mahmut
Özyürek'in kanına çok dokundu.” Ön açıklaması ile yayınlandı. İşte
24.11. 2016 günü duruşması yapılıp karar verilen Dava bu nedenle açıldı.
Buraya kadar her şey doğal akışında gibi gözüküyor. Ama sanıkları
yakından tanıyıp, bağlantılarına baktığımızda hiç de doğal olmayan bir durumla
karşılaşıyoruz.
Batuhan Güldiken: 1984 Isparta doğumlu. Lisans Mezunu? Askerliğini “bedelli”
yapmış. Mahmut ÖZYÜREK’İN Başkanlığındaki ADD Isparta Şube Yöneticilerine 2012
yılında Mason Çölaşan tarafından kurulan, önce itibarsızlaştırma, sonrada
görevden alma kumpasının Isparta ayakçısı.
Bu kumpastaki başarıları nedeniyle Mason Çölaşan tarafından tüm yasa –
hukuk kuralları çiğnenerek ADD Isparta Şube Başkanlığına atandı. Dinci
gericiliğin Kemalizm’e eylemli saldırı gücü ve cesareti bulamadığı
dönemlerde “Atatürkçü” geçinip, dinci
gericiler eylemli saldırıya geçtiğinde onun kucağına atlayacak kadar
“Atatürkçü!”
Bu atama sonrası ADD Isparta şubesi; “şekilci Atatürkçülük!”
çizgisine çekilmiş, onun anti-emperyalist, halkçı, devrimci özü tümüyle
ötelenmiş, kermes, kaplıca - hamam gezileri organizatörlüğü “Atatürkçü!”
eylem ve etkinlik olmuştur.
Diğer sanık: ABDUSSAMED MEMİŞ, 1980 Gercüş doğumlu, , sabıkalı,
gazetecilik yapar, SDÜ'de Radyo Televizyon-Sinema okur.(kendi beyanı)
Yazı ve paylaşımlarında “Samet Memiş” adını kullanan Abdussamed
Memiş dinci gericiliği ile tanınıp biliniyor. “Allah ve biz yanındayız
reis sen yürü vade doluncaya kadar yürü, saniye doluncaya kadar yürü”
diyen sıkı bir RTE taraftarı. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Efendiler yarın
Cumhuriyeti ilan edeceğiz” sözünü RTE’nin fotomontajla kalpak
giydirilmiş fotoğrafı altına “Efendiler yarın başkanlık sistemini ilan
edeceğiz.” yazacak kadar Atatürk karşıtı. Cumhuriyet karşıtlığında ise sınır tanımıyor.
29 Ekim 2016 da Facebook sayfasında yaptığı paylaşım bu kişinin nasıl bir
ihanet bataklığından beslendiğinin göstergesi
“29 Ekim'de neler oldu? Camiler depo, ahır
haline getirildi... İslam takvimi kaldırıldı.... Padişahlar ve din büyükleri
irticacı yobaz olarak görüldü... Her şehirde en az bir tane genelevi açıldı...
Sarık, Çarşaf gibi İslami kıyafetler kaldırıldı... İskilipli Atıf Hoca idam
edildi... Binlerce İslam büyüğü İstiklal Mahkemelerinde idam edildi... Bayramsa
bayramınız mübarek olsun.” https://www.facebook.com/samet.mem?fref=ts
İşte bu ABDUSSAMED
MEMİŞ’le ADD Gül Isparta Şb. Başkanlığına atanan Batuhan Güldiken Aynı siperde
mevzilenmişler. “Gericilikle Kemalist Devrimcilik Uyuşmaz” diyen Mahmut Özyürek
ve arkadaşlarına saldırıyorlar.
Kimileri için şaşırtıcı olsa da bizim için bunun hiç de şaşırtıcı
bir durum olmadığını söylememiz gerek.
Çünkü Bay Güldiken’ in Atatürkçülük adına dinci gericilikle kol
kola girmesi, aynı siperde mevzilenmesi, aynı hedefe saldırması, CHP’de, olmadı ADD’ de bir yer kapabilmek
için Şeriatçılarla, FETÖ müritleriyle “hemhal”
olması ilk değil.
Bay Güldiken AKP’li Belediyelerin iftar Çadırlarında, dinci
gericilerin nişan – nikâh törenlerinde ilahiler okuyarak bu etkinliklere katkı
ve destek vererek, onlarla dostluğunu’ da pekiştirmiştir. Abdussamed
MEMİŞ “Gericilikle Kemalist Devrimcilik Uyuşmaz” diyen Mahmut Özyürek’e
saldıran Bay Güldiken’e bu dostluk gereği, onun sesi olarak destek olmuştur.
Bu günlerde adı sık sık FETÖ ile ilişkilendirilen, FETÖ den tutuklu
olan SDÜ önceki Rektörü Bay İbicioğlu döneminde yıldızı parlayan,
gazetecilikten Meslek yüksek Okulu Müdürlüğüne sıçratılan Şakir AKSÖZ ile
Batuhan Güldiken dostluğu ise tam bir “Kadim Dostluktur”
ADD Isparta Şube Başkanı Mahmut Özyürek’e kurulan kumpas, Bay Güldiken
ve Bay Aksöz tarafından tezgâhlanmış, Bn. Çölaşan’ın engin(!) hukuk bilgi ve
becerisi ile uygulanmıştır. Bu durumu o günlerde onlarca kez dile getirmemize
karşın karşılık alamamıştık.
Gelelim dava sonucuna;
Duruşma tutanağından aynen aktarayım.
G.D:
HÜKÜM: Ayrıntıları gerekçeli kararda belirtileceği üzere;
1- “Her
ne kadar sanık Abdussamed Memiş hakkında basın yoluyla hakaret suçundan
cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, ؛diklenen
suç açısından sanığın kastının bulunmaması, eylemin kanunda suç olarak
tanımlanmamış olması nedeniyle CMK nın223/2-c-a maddesi gereğince BERAATİNE,
2- Sanık
Batuhan Güldiken’ in katılan Mahmut Özyürek’e karşı hakaret
suçunu işlediği anlaşıldığından TCK’nın 125/1.maddesi gereğince suçun işleniş
şekli gözetilerek takdiren ve tercihen 90 GÜN ADLİ PARA CEZASI İLE
CEZALANDIRILMASINA,”
Birisi bana açıklayabilir mi bir kişiye her ne sebeple olursa olsun
“Geri zekâlı, beyin, izan yoksunu, kimlik düşkünü, koltuk arsızı
şahsiyetsizler.” …………. “ Bu şarlatanlara bu kalpazanlara destek olan 6 yarım
beyinli, siz de haddinizi bilin! ........” içeriği baştan sona buna benzer hakaretlerle
dolu bir açıklamayı yapan birisinin bu eylemi, bu açıklamayı sorumlusu olduğu
haber sitesinde yayınlanlayanın eylemi suç oluşturur mu, oluşturmaz mı? “eylemin kanunda suç olarak tanımlandığını” bilmek için “hukukçu” olmaya gerek var mı?
Yalnız kimsenin hakkını yemeyelim. Kararın sonunda “itirazı
kabil olmak üzere” diye bir ibare var.. Eh bizde gereğini yapacağız.
Şimdi gelelim, Bu davada kararın böyle çıkmasında kafamda oluşan
soru işaretlerine.
CHP Isparta İl Başkanı Eyüp Ersoy Avukattır. Bilindiği bu günlerde
FETÖ mağdurları CHP’nin gündeminde. Her
İlde konu ile ilgili komisyonlar oluşturuldu. Isparta da söylenti yaygın. CHP
İl Başkanı Av. Eyüp Ersoy bu örgütle(FETÖ) doğrudan ilişkili 200’ü aşkın
kişinin vekâletini aldığı, her Müvekkilden de hatırı sayılır miktarda vekâlet
ücreti tahsil ettiği iddiaları yoğun.
Bay Ersoy bu iddiaları açıklığa kavuşturursa CHP, bu çirkin ithamdan
kurtulur diye düşünüyorum.
İşte bu Av. Eyüp Ersoy, 26.11.2016 günü Isparta 5.Asliye Cezada tam
sıra bizim davaya gelmişti ki, Duruşma Salonuna girdi. Sanıkların Avukatı
değildi. Onunla ilişkili başka bir dava da yoktu. Mübaşir, Müşteki ve
sanıkların orada olup olmadığını isim okuyarak tespit etti. Ama yarım saati
aşkın bir süre Av. Eyüp Ersoy içeride, biz salona alınmadık. Av. Eyüp Ersoy
Duruşma Salonundan çıktı, biz çağırıldık. İlginçtir tam “karar”
açıklanacağı sırada Bay Ersoy tekrar salona girdi. Ve karar! “Konusu suç
olan bir açıklamayı yayınlayan beraat,
basın yolu ile hakaret eden kişi ise TCK 125/1 in en alt sınırından ceza
alıyor. Hukuk Fakültesi 1. Sınıf
öğrencisi sınavlarda bu davada böyle bir karar vermiş olsaydı hem vallahi, hem billahi
sınıfta kalırdı. FETÖ den tutuklananların avukatı Eyüp Ersoy Abdussamed
Memiş’i de FETÖ mağduru olarak görüp, ondan hukuksal desteğini esirgememiş
olabilir mi? Olmaz/olamaz! demek istiyorum ama Bay Ersoy’un ADD Isparta Şubesinin
kumpasçısı Batuhan Güldiken’e karşı açtığımız davada da benzer girişimde
bulunmuş ve “atanmış kumpasçı” ekibi ceza almaktan kurtarmıştı.
Son söz; “Gericilikle Kemalist Devrimcilik Uyuşmaz” başlıklı
yazımızdan;
Bugün Türkiye’de dinci gericiliğin, diğer bütün gericilik
türlerinin ana gücü durumuna gelmesi ve iktidarı ele geçirmesi yalnızca
işbirlikçi – dinci gericiliğin çabalarının ürünü değil, Sözde Atatürkçülerin
dincilerin önlerindeki en büyük engel olan Kemalist Devrimin ilkelerinden
verdikleri ödünlerin de bir sonucudur.
Gericiliği engellemek adına gericiliğin kullandığı “din dışı”
ritüelleri sahiplenmek, gericilikle ittifak etmek ülkenin adım adım Şeriatçılaşmasına
göz yummaktır. Eğer bu gün dinci –Şeriatçı faşizm ülkenin yalnız siyasal
yaşamına değil, tüm toplumsal, sosyal, kültürel yaşamına egemen olabilmişlerse,
kendini Atatürkçü sanan kimi ahmakların gericiliği sahiplenmesinin payı hiç de
azımsanamaz.
29.11.2016 Isparta
Mahmut ÖZYÜREK