Sayı :2015/17
Konu: “LOZAN ANTLAŞMASININ 92. YILI” 23.07.2015
Kod: 32.011.159
BASIN AÇIKLAMASI
Mustafa Kemal’in
önderliğinde gerçekleştirilen ulusal kurtuluş savaşı, batılı emperyalist
sömürgeci güçlere karşı savaşarak, çöken imparatorluğun küllerinden tam
bağımsızlık ve kayışız koşulsuz ulusal egemenliği temel alan yeni bir devlet ve
millet yaratarak Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştur
Batılı emperyalist
sömürgeci güçlerin Sevr’le parçaladığı Anadolu’yu, Lozan’la bütünleştiren
-Çılgın Türkler- Batılı emperyalistlere hazmetmeleri olanaksız bir ders
vermiştir.
Türkiye
Cumhuriyetinin kurtuluş ve iç içe devam eden kuruluş aşamasında Mustafa Kemal
ve arkadaşlarına karşı olanlar, yalnız emperyalist sömürgeci batı değil, içteki
padişah-halifeci dinci yobaz ve Kürtçü örgütlenmelerin olduğu yadsınamaz tarihi
bir gerçekliktir.
Mustafa Kemal
Lozan Antlaşmasını: “Bu antlaşma, Türk Milleti aleyhine yüz
yıllardan beri hazırlanmış ve Sevr Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük
bir suikastın sonuçsuz kaldığını bildirir bir belgedir” diye tanımlar.
Bu
“büyük suikastın” planlayıcılarının, yani Batılı büyük devletlerin Türkiye
üzerinde kararlılıkla birleştikleri tek nokta Lozan’a karşıtlıktır. Bu nedenle emperyalist için de
Şeriatçı için de, Kürtçü için de Rumcu için de temel saldırı noktası Lozan’dır.
Türkiye üzerinde
oynanan “Türk Milleti aleyhine yüz yıllardan beri hazırlanmış büyük suikast”
bu gün Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adıyla ABD – AB /PKK-PYD/IŞİD eliyle
yeniden yürürlüğe sokulmaktadır.
8 Ocak 1918’de ABD’de yayınlanan Wilson
İlkeleri 12. Maddesine göre “Türk egemenliği altında bulunan diğer
uluslara da özerk bir gelişme için tam ve engelsiz bir fırsatın sağlanması”
yani Fırat’ın doğusunda bağımsız bir Kürt Devleti, doğu Anadolu
topraklarında bağımsız bir Ermeni devletinin kurulması planlanmıştı.
Yine 1920 Yılında
Damat Ferit ve Vahdettin tarafından kabul edilen ve onaylanan Sevr Antlaşmasının
62 – 64. Maddelerinde Batılı ülkelerin Anadolu toprakları üzerinde kurmayı
tasarladıkları “Büyük Kürdistan” ve “Büyük Ermenistan” kabul edilmişti.
“PKK ve onun
siyasal uzantısı Parti, Sevr de
belirtilen “Büyük Kürdistan” devletini kurma amacında. Küresel güçler Akdeniz’e
ulaşan enerji koridorunu güvence altına almayı ve Türkiye’nin Araplarla
irtibatını kesmeyi planlıyor.”
Bu amaçla Suriye,
Ürdün ve Türkiye bölünecek. Haritalar yıllar önce çizilmiş. Şimdi o haritaları,
gerçeğe dönüştürüyorlar. İşte IŞİD, burada devreye giriyor. IŞİD terör örgütü
aracılığı ile Irak, Suriye ve Ürdün bölünecek. PKK, aracılığı ile de Türkiye
bölünecek. PKK ile yapılan açılım pazarlığın amacı budur. Hatırlanacağı üzere,
bu coğrafyada, küçük devletçikler oluşturulması “KAKINMA ajansları” ile yasalaşmıştı.
IŞİD, PKK, PYD, El
Kaide, El Nusra, Müslüman Kardeşler ve Özgür Suriye Ordusu vb. terör örgütleri
Türkiye Cumhuriyetine karşı planlanan bu “büyük suikastın” gerçekleşmesi için
Emperyalist Batılı devletler tarafından kullanılan piyon örgütlenmelerdir.
İşte 2015 yılının
Türkiye’sinde yaşanan kavga ve oynanan oyunların tümünün ardındaki basit
çelişki: Lozan yaşayacak mı yoksa Sevr hortlayacak mı? Günümüz Türkiye’sindeki
tüm siyasi mevzilenme bu temel ölçütle tanımlanabilir: Sevrciler ve Lozancılar…
Lozan bizim
bağımsızlık bildirgemizdi. Lozan, Türkiye’nin bir kez daha emperyalizmin
pençesine düşmemesinin garanti belgesiydi.
Ne yazık ki;
Sevr’de Türk’ün idam fermanını yazıp kalemlerini kıranlar, Lozan’da ulusun
dirilişini acıyla kabullenmek zorunda kalanlar,
Kemalist devrimin
yıkıp yok ettiği SULTAN/HALİFE şirk düzenini yeniden kurma peşinde olan
işbirlikçi dinci faşistlerle, Şeriatçı, Kürtçü, Rumcu, Ermenici ne kadar dönme,
devşirme, ihanet erbabı varsa yanlarına alarak Lozan’a saldırılarını daha da
yoğunlaştırmışlardır.
Küresel güçler Lozan’a imza atarken,
“şimdi imzalayalım, ileride nasılsa yırtarız” şeklinde planlama
yapmışlardı. Bu gün adını koymadan
Lozan’ı yırtmaya çalışmaktır yaptıkları; ermeni sözde ‘soykırım’ tasarıları,
PKK desteği hep bu nedenledir. Lozan’ı yırtıp, Sevr’i hortlatma amacındalar.
ABD/PKK-PYD/IŞİD
ortak projesinin ürünü olan Suruç’taki patlama Çocuklara Kütüphane,
oyuncak götürme adı altında düzenlenen dünya çapında bir tezgâhın kanlı bir parçasıdır.
Olaydan sonra Suruç tezgâhını Protesto eylemlerinde PKK Bayraklarının, Apo
posterlerinin açılması, Öcalan’a özgürlük sloganlarının atılması bir rastlantı
değildir.
Seçimden önce
Tayyip ile korkutulan batıdaki seçmen HDP'ye yönlendirilmişti. Şimdi de IŞİD
ile korkutulup PKK'ya yönlendiriliyor insanlar. Türk siyaseti ve Türk halkı PKK
ile IŞİD arasında sıkıştırılmak isteniyor.
Suruç ve benzeri
saldırıların hedefi, Türkiye’yi bir savaş ortamına sürüklemek ve savaş
atmosferinde bir erken seçim yapmaktır.
7 Haziran’da
halkın dur dediği diktatör, Türkiye’yi yeniden bir seçime sokmak istemektedir.
Bu amaçla kirli ve kanlı bir savaş oyununu tezgâhlanmaktadır. AKP-PKK-IŞİD kumpasının ve provokasyonların
altında yatan temel nedenlerden biride budur.
Diktatörün ve
yandaşlarının hedefinde; Lozan’da kurulan Cumhuriyeti, Kaçaksaray’da yıkma
tezgâhı var. Lozan’da kurulan devleti Küresel güçlerin, Büyük Ortadoğu
Projesinin kanatları altında parçalamak var. Lozan’ı parçalamak onlar için ulus
devleti tasfiye etme projesinin en önemli kilometre taşı.
Ama kimse fazla
hayal kurmasın. Emperyalizmin ve işbirlikçilerin hevesleri kursaklarında
kalacak. Soylu Türk Ulusu bu toprakları dün Küresel çete ve işbirlikçilerine
çiğnetmedi, bu gün de çiğnetmeyecek. 23 Temmuz 2015 Isparta
YÖNETİM KURULU ADINA : Mahmut
ÖZYÜREK
Ulusal Eğitim Derneği
Isparta Şube Başkanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder