BASIN AÇIKLAMASI
Cumhuriyetimizin 91. yılına,
Sevr'i hortlatmak, Lozan’ı yok etmek için Türk Ulusal Bağımsızlık ve
Aydınlanma Devrimine düşmanlık güden sömürgecilerle, Vahdettin'leri
"ecdatları" sayan işbirlikçilerinin ihanetlerinin zirve yaptığı,
Başta ulus-devlet ve bağımsız Türkiye olmak üzere, 1923 Devrimini
ortadan kaldırmak için uygun ortam yaratılmaya çalışıldığı, kurtuluş
Savaşımızın tüm kazanımlarının yok edildiği,
Ülke ve ulusumuz için yaşamsal önem taşıyan“ Yurtta Barış, Dünyada
Barış” ilkesinin tersyüz edilip “yurtta ve dünyada savaş” çığlıklarının
atıldığı,
Eşkıya başına af, yurttaşlarımızı
birbirine düşman etmek amaçlı etnik ve mezhepsel ayrışmanın körüklendiği, yerel yönetimleri Orta Çağın feodal
beyliklerine dönüştürüp Türkiye’yi Selçuklu ve Osmanlı’nın çöküş dönemlerindeki
“fetret” (yönetilemezlik) ortamına düşürme amaçlı yasaların peş peşe uygulamaya
konulduğu, Hukuku ve adaleti katletmek için her türlü komplonun pervasızca
uygulandığı,
Bir siyasi iklim ortamında
ulaştık.
Bu siyasal iklim ortamına gelmemizin nedenleri ve sorumluları ise
bellidir.
İktidar ve muhalefetiyle Cumhuriyetle Kemalizm i birbirinden ayırarak, Kemaliz
mi basit bir Batılılaşma veya çağdaşlaşma hareketi olarak algılayan ve
halkın böyle algılamasına neden olanlar,
Kemalist Cumhuriyetin “emperyalizme karşı verilen bağımsızlık
savaşı sonunda çağdışı bir düzeni yıkarak yerine devrimci bir cumhuriyetin
kurulması” olduğu tarihsel gerçeğini unutturanlar,
Atatürkçülüğün, özünde Kemalist cumhuriyetin savunuculuğu değil, yalnızca laikliği, çağdaşlığı savunan
göstermelik bir makyaj, devrimci tam bağımsızlık rotasından çıkartılmış düzenin
savunuculuğuna indirgeyenler,
Türkiye’de gericiliği ayakta tutan esas gücün emperyalizmin varlığı
olduğu, Emperyalizmi yıkmadan gericiliği ayakta tutan geri toplumsal ilişkileri
ortadan kaldırmanın olanaksızlığı gerçeğini yadsıyarak, NATO’nun,
Avrupa Birliğinin kucağına oturarak gericiliğe karşı mücadele verdiğini
söyleyen sahte Atatürkçüler, Bu günkü siyasal iklime gelişimizden en az
Atatürk düşmanı dinci gericiler kadar sorumludurlar.
Kısaca Atatürkçülüğün köhnemiş düzen, gericilik ve emperyalizmle ödün
vermeden mücadele eden bir devrimci hareket olduğunu gerçeğini anlayıp
anlatmayanlar, Cumhuriyetle Kemalizm’i
karşı karşıya getirerek, 6 Ok’un birlikte ve bütünlüklü olarak Cumhuriyet
olduğunu gerçeğini görmezden gelenler sorumludurlar.
Tüm bunlara karşın, Mustafa Kemal Atatürk öncülüğü ve önderliğinde,
emperyalizme karşı verilen bağımsızlık savaşının sonucu olarak kurulan çağdaş
Türkiye Cumhuriyeti’ni Sevr’i hortlatmak, Lozan’ı yok etmek için çabalayan “çok
zayıf beyinli bahtsızlar” bu cumhuriyetin kurucusu olan Türk ulusunun
tüm ögeleri arasındaki yıkılmaz dayanışma karşısında yenilgiye uğramaları
kaçınılmaz sonuçtur. Kurtarıcımız ve
kurucumuz M. Kemal Atatürk’ün söylemiyle; “Temeli büyük Türk milletinin ve onun kahraman
evlâtlarından oluşan büyük ordumuzun vicdanında, akıl ve bilincinde kurulmuş
olan cumhuriyetimizin ve milletin ruhundan doğmuş ilkelerimizin, bir vücudun
ortadan kaldırılması ile bozulabileceği fikrinde bulunanlar, çok zayıf beyinli
bahtsızlardır. Bu gibi bahtsızların, cumhuriyetin adalet ve kudret pençesinde
lâyık oldukları davranışla karşılaşmaktan başka talihleri olamaz.”
(1926 İzmir suikast girişiminden sonra Anadolu Ajansı’na verdiği demeçten)
Bilelim ki Türkiye Cumhuriyeti, 91 yıl önce, şimdiki sultanlık
heveslilerinin o günkü öncüllerince değil; doğudan batıya, kuzeyden güneye her
dil, din, inanç ve kültürden gelen yoksul halkımızın Bağımsızlık ateşiyle
kuruldu. O gün olduğu gibi bugün de ulusa ihanet içinde olanlar, bölgeyi
vatansızlaştırmaya çalışanlara karşı aynı Bağımsızlık ateşi, Türkiye’mizin tek
ve en büyük gücüdür. Bu duygularla Atatürk Cumhuriyetinin 91. Yılını, Bağımsız
Türkiye Cumhuriyetinin doğum günün kutluyoruz.
YÖNETİM KURULU ADINA; Mahmut
ÖZYÜREK
Ulusal Eğitim Derneği
Isparta Şube Başkanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder