Ahmet Davutoğlu, TC
Başbakanı unvanıyla, 5 Şubat 2016 günü Mardin’de “Kardeşlik Buluşmaları” adı
verilen bir toplantıda konuştu. Kendisini izleyebildiğim kadarıyla, zihin
haritasını ve siyasal hedeflerini en açık dile getirdiği konuşması bu oldu.
Davutoğlu’na göre tarih,
iki taraf arasındaki çatışmadan ibaret. Bu çatışma "birleştirici ruh ile
hareket edenler ve birleşen her şeyi parçalayıp tahrip etmek için tarihe
barbarca bir yaklaşım sergileyenler” arasında geçiyor.
Birleştirici ruh Milleti
İbrahim, Sultan Alpaslan, Selahaddin Eyyubi, 1920’deki birinci meclis ve şimdi
kendisinin ruhu…
Parçalayıcı ruh ise
Haçlılar, Moğollar, sömürgeci devletler ve Türk ulusçuluğu.
TC Başbakanı unvanına
sahip olan Davutoğlu, Türk ulusçuluğunu şöyle gördüğünü söyledi: “Tek tip
ulusçu anlayış hangi formda ve hangi millette tecelli ederse etsin aynı
sonuçları doğurur….Türk ulusçuluğu Arap ulusçuluğuyla aynı etnik
parçalayıcılığıyla aynı kaderi yaşadı. Parçalayan, bölen ulusçuluk”.
*
Davutoğlu devam etti. Tek
tipçi ulusçu anlayışın babaları gizli saklı Kuran okumak zorunda bıraktığı
uygulamalarından söz etti. Ardından ağzından şu sözler döküldü: “Ve sonra güya
bu tek tipçiliğe karşı, bu ret ve asimilasyona karşı olduğunu iddia eden
örgütler ortaya çıktı, aynı ölçüde tek tipçi, aynı ölçüde kadim medeniyetimize
savaş açan PKK ve arkasındaki zihniyet." dedi.
*
Parçalayıcı ulusçuluk
karşısında, bir cephe kurma çağrısı da yaptı: “Şimdi yeni bir dönem
başlatıyoruz. …. ey Kudüs'e doğru yürüyen Selahaddin Eyyubi'nin ordusundaki
yiğit insanları, torunları, ey Mardin'i merkez kılıp Kudüs'e yürüyen Artuk
Bey'in çocukları, ey yedi iklimi birleştiren, birleştirici ruhun temsilcisi
Osmanlı'nın evlatları, ey Anadolu çocuklarını, Balkan çocuklarını, Kafkas
çocuklarını bir istiklal aşkıyla birleştiren 1920 Birinci Meclis'in üyelerinin
çocukları… omuz omuza gelin ve birleşin.”
Kime karşı ve ne için?
“İslam medeniyetinin
bütün değerlerine savaş açan” dediği, “inancımıza, irfanımıza, hikmetimize
savaş açtı” dediği parçalayıcı Türk ulusçuluğuna, “tek parti ideolojisine
karşı” birleştirici ruhun zaferi için…
Siz kendinizi tüm dünya
uygarlığının onurlu bir üyesi, Yunus Emre’nin, Köroğlu’nun, Pir Sultan’ın
çocukları, Mustafa Kemal Atatürk’ün evlatları ve Türk vatandaşı olarak görenler
misiniz, size karşı. Bize karşı.
*
Başbakanlar kendi
uluslarına karşı böyle savaş çığlıkları atarlar mı? Atarlarsa, koltuklarının
varlık sebebi olan meşruiyetleri ellerinde kalır mı?
Bu durumda olan bir
hükümet başıyla “yeni bir dönem başlatıyoruz” dediği Yeni Anayasa Masası’na
oturulur mu? Oturanlar, bu savaş baltalarına sap olmuş olmaz mı?
***
Ancak okumanızı değil,
dinlemenizi öneririm. Çünkü konuşmanın “tam çözümü” yapılmamış. Daha doğrusu,
konuşmanın asıl mesajları yerle yeksan edilip gitmiş. Zaman bulsam da,
konuşmada olup partinin sitesindeki yazılı metinde olmayan cümleleri, sitedeki
yazının üstüne eklesem. Sitede yapılan işin bir haber tekniğinin gereği mi,
yoksa parti bürokrasisinin patronlarını sansürlemelerinin ürünü mü olduğunu hep
birlikte görsek!