30 Kasım 2016 Çarşamba

AB’Cİ OLMAK…



Şimdi biz Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile olan 
müzakereleri durdurma yönünde tavsiye kararı almasının 
ardından Hükümet AB’ye tepki gösterip mültecileri 
AB’ye göndermekle tehdit etti ya…
Ne oldu sonuçta?
Olan şu…
Yazar, çizer, politikacı olan birileri de hemen AB’nin avukatlığına
 soyunup savunmaya giriştiler.
Tabi burada hükümetin tepkilerinin ne kadar gayri
 ciddi olduğuna girmiyorum…
Burada önemli olan şu…
Aslına bakarsanız bu konu bir yönüyle gerçek 
anlamda mihenk taşı bile sayılabilir…
Neyin mihenk taşı mı?
Elbette gerçek anlamda yurtseverliğin…
Ulusalcılığın…
Atatürkçülüğün…
Çünkü…
Bakın bu sözü çok net bir şekilde söylüyorum…
Hiç bir kişi…
Kurum…
Örgüt…
Hem Atatürkçü…
Hem de AB’ci olamaz…
Yani ya birinden yana olmak durumundasınız…
Ya da diğerinden…
Doğrusunu isterseniz durumumuz Kurtuluş Savaşı 
öncesinden hiç de farklı değil…
Bildiğiniz gibi…
O yıllarda da Avrupa devletlerinin himayesine 
girmek isteyenler bulunuyordu…
Ve ne yazık ki bu gün de…
Yani mandacılık yüz yıldır Türkiye’nin bir gerçeği…
Diyeceksiniz tamam da…
Neden hem AB’ci hem de Atatürkçü olunamaz…
Şunun niçin…
AB bizden ne istiyor?
Sakın biz bunu nereden bilelim, demeyin…
Çünkü…
AB müzakere belgeleri…
Uyum yasaları…
İlerleme raporları…
Ulusal programların tamamı AB’nin bizden neler istediğini, 
yeterince anlatmaktadır…
Bu nedenle çok açık olarak söylüyorum;
Bu güne kadar özelleştirme adı altında yapılan 
ülke kaynaklarının yabancılara peşkeş çekilmesi tamamen bir 
AB dayatmasıdır…
İsteyen İlerleme raporlarında kendi gözleriyle görebilir…
Tabi aynı zamanda Ergenekon, Balyoz vs. gibi…
TSK’yı ulus devleti savunur konumdan uzaklaştırıp ulus 
devleti sahipsiz bırakma operasyonları da…
Aslına bakarsanız Atatürk resminin duvarlardan 
indirilmesi talimatının verilmesinden tutun…
Ermeni Soykırımı konusuna…
Hatta KKTC’deki Türk askerinin çekilmesi…
Kıbrıs’ın AB toprağı olduğu iddia edilerek garantörlüğün yok edilme çalışmalarına kadar tüm bu olup bitenler de birer AB dayatmasıdır.
Hani
Son yıllarda birileri kendilerini Atatürkçü, 
ulusalcı falan göstererek AB’den yana olmayı sanki demokratlıkmış, 
falan gibi sunuyorlar ya…
Aslında mihenk taşıdır…
Çünkü
AB’den yana olmak, gerçek anlamda 
Avrupa emperyalistlerinin Türkiye üzerindeki çıkarlarını 
savunmak olduğuna göre…
Ya ülkenizin çıkarlarını AB aynı zamanda 
ABD emperyalizmine karşı savunup Atatürkçü ve ulusalcı…
Ya da AB ve ABD emperyalizminin çıkarlarını 
ülkenize karşı savunup AB’ci ya da ABD’ci olmak 
durumundasınız…
İkisi birden olma şansınız yok…

30–11–2016
Nusret KEBAPÇI



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder